Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Nûr Sûresi 44-45. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
44-Allah, gece ile gündüzü (ard arda) evirip çevirir. Şübhesiz ki bunda, basîret sâhibleri için elbette bir ibret vardır.
45-Ve Allah, (yeryüzünde) hareketli olan her canlıyı sudan yaratmıştır. Artık onlardan kimi karnı üstünde (sürünerek) yürür; kimi iki ayak üstünde yürür; kimi de dört (ayak) üstünde yürür. Allah, dilediğini yaratır. Muhakkak ki Allah, herşeye hakkıyla gücü yetendir. (*)
(*) “Nutfe (bir damla su) denilen mütemâsil (birbirinin misli) su katrelerinden (damlalarından) ve toprağa, müteşâbih (birbirine benzer) tohumlarından ve az farklı habbeciklerinden (dâneciklerinden) ve sineklerin birbirinin aynı olan yumurtacıklarından ve kuşların aynı havadan, birbirinin aynı nutfelerinden, hem birbirinin misli veya az farklı yumurtalarından o hadsiz efrâdı (ferdleri) bulunan ve birbirinden sûretçe, san‘atça ve maîşetçe (yaşayışça) ayrı ayrı yüz binler zîhayatları (canlıları) dirilten ve zeminde (yeryüzünde) husûsan bahar sahîfesinde yüz bin başka başka kitabları berâber, birbiri içinde, hatâsız, gāyet mükemmel yazan; hadsiz bir dikkat ve nihâyetsiz bir hikmetle iş gören, tasarruf eden bir Zât-ı Hayy-ı Kayyûm (hayat sâhibi ve herşeyi varlıkta tutan) ve Muhyî bir Hallâk-ı Alîm (hayat verici sonsuz ilim sâhibi bir yaratıcı) olduğuna kanâat getirmeyen, elbette hem kendini, hem bütün zeminde ve zaman şerîdine asılan bütün geçmiş baharlarda ve hayatlı zemin ve fezâ yüzlerinde bulunmuş olan bütün zîhayatları inkâr etmeğe ve en ahmak ve bedbaht bir zîhayat olmağa mecburdur.” (Şuâ‘lar, 15. Şuâ‘, 565)