Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Zâriyât Suresi 38-45. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
38 . Mûsâ’da da (ibretler vardır); hani onu apaçık bir delîl ile Fir‘avun’a göndermiştik.
39,40 . Hâlbuki (Fir‘avun) bütün kuvveti (ordusu) ile (îmandan) yüz çevirdi ve (Mûsâ için): “(O) bir sihirbazdır veya bir delidir!” dedi. Bunun üzerine (biz de) onu ve ordusunu, kendisi kınanacak bir kimse olarak yakalayıp hepsini denize atıverdik.
41 . Âd (kavmin)de de (ibretler vardır); o vakit onların üzerine (helâk edici) o kısır rüzgârı göndermiştik.
42 . (O,) üzerinden geçtiği hiçbir şeyi bırakmıyor, mutlakā onu toz gibi ediyordu!
43 . Semûd (kavmin)de de (ibretler vardır); o zaman onlara: “Bir zamâna kadar faydalanın (bakalım)!” denilmişti.
44 . Buna rağmen (onlar) Rablerinin emrine karşı geldiler; bu yüzden, onlar bakıp dururlarken o yıldırım kendilerini yakalayıverdi.
45 . Artık ne ayağa kalkmaya güç yetirebildiler, ne de (kendilerine) yardım edilen kimseler oldular.