Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Eşitgen, organik meyve yetiştiriciliğiyle ilgili olarak ''Organik tarımda ithal edilen kitle genellikle zenginler. Biz organik tarımı zenginlere hitap ederek yapıyoruz'' dedi.
Prof. Dr. Eşitgen, Sivas Tarım Müdürlüğünde düzenlenen ''Organik Tarım'' konulu panelde yaptığı konuşmada, organik meyve yetiştiriciliğinin amacının doğaya zarar vermeden, doğayla uyum içerisinde yeterli miktarda ve yüksek kalitede meyve üretmek olduğunu söyledi.
Bu amaca ulaşırken mümkün olduğunca bölgesel kaynakların kullanılmasına gayret edildiğini belirten Eşitgen, çok fazla üretmek değil, yeterli miktarda kaliteli ürünün üretilmesinin önemli olduğunu ifade etti.
Eşitgen, meyve bahçesi kurulurken dikkat edilmesi gerekenleri de anlatarak, ''Bahçe kurulacak alan fidan dikiminden önce toprak özellikleri, eğimi, suyu, süzme durumu, en yüksek ve en düşük sıcaklıklar, yıllık yağış miktarı ve dağılımı, sulama suyu durumu, taban suyu seviyesi, rüzgar ve hareketlilik durumu bakımından incelenmelidir. Bahçe yeri seçimi de önemlidir.
Organik meyve üretimi ekonomisi büyük ölçüde yere bağlıdır. Yer seçimi de bitki koruma açısından kritik öneme sahiptir'' dedi.
Bahçe yerinin şartlarıyla tür çeşidinin ihtiyaçlarının mümkün olduğunca uyuşması gerektiğini anlatan Eşitgen, bunun için de ekonomik ve ekolojik faktörlerin önemli olduğunu söyledi.
-''ORGANİK TARIMI ZENGİNLERE HİTAP EDEREK YAPIYORUZ''-
Ekonomik faktörlerin girdi maliyeti ve pazarlanması şeklinde oluştuğunu belirten Eşitgen, şunları kaydetti:
''Organik tarımın esası kapalı bir sistemdir. Mümkün olduğunca bölgedeki kaynakların kullanılması gerekir. Bu nedenle bölgede ihtiyaç duyduğumuz kaynaklar fazlasıyla varsa temin edeceğimiz miktarda ise yetiştiricilikte sorun yaşanmayacaktır.
Diğer bir konu pazarlama konusu. Ürettiğimiz ürünün satışı bu noktada mümkün olduğunca ürünün ithal edeceği noktaya daha kolay ulaşması lazım. İthal ettiği kitle genellikle zenginler.
Biz organik tarımı zenginlere hitap ederek yapıyoruz. Düşünün insan beslenmede sıkıntı yaşıyorsa, alacağı ürünün organik mi? zararlı mı? faydalı mı? olduğuna çok fazla dikkat etmez.
Gelir seviyesi belirli noktanın üstündeki insanlar ancak bunu anlar. O nedenle üretim yapacağımız yerin mümkün olduğunca hitap edeceği kitleye yakın olması lazım.
Burada büyükşehirler önemlidir. Ürünün bu tür yerlere rahatlıkla ulaşması pazarlama noktasında çok önemli kolaylık sağlayacaktır.''
-DİĞER KONUŞMALAR-
Programda Gümüşhane Üniversitesi Aydın Doğan Meslek Yüksek Okulundan Yrd. Doç. Vecihi Aksakal ile Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi'nden Sancar Bulut, organik tarım konulu birer sunum yaptı.
Sivas Tarım Müdürü Mehmet Beykaya ise tarımın ülkelerin geleceği ve nesillerin devamı için vazgeçilmez bir sektör olduğunu belirtti. Beykaya, bu sektörün Sivas açısından da çok önemli olduğunu belirterek, Sivaslı üreticilere daha fazla nasıl faydalı olabilecekleri anlayışıyla hizmet ettiklerini söyledi.
Sivas'ta bugün 122 bin dönümlük bir alanda organik tarım yapıldığına dikkati çeken Beykaya, 776 çiftçinin organik tarımla uğraştığını, kentte ağırlıklı olarak meyvecilik, sebzecilik, yem bitkileri, hububat ve bal alanında organik çalışmalar yapıldığını belirtti.
Ülkelerin artık bu konuya çok önem verdiğini anlatan Beykaya, Sivas ve ülke genelinde bu konuda ciddi mesafeler kat edildiğini söyledi.
Vali Yardımcısı Veysel Çiftçi de düzenlenen panelin organik tarımın bilinmesi açasından önemli olduğunu belirterek, paneli düzenleyenlere teşekkür etti.
Paneli, kentte organik tarım yapan çok sayıda üretici izledi.
Haber 7