Bir gün küçük kızım ağlamaklı sesiyle yanıma koşarak geldi. Nasıl olduysa parmağının ucu kesilmiş, yaranın üzerinde hafif de kan birikmişti. Bunu görünce heyecanlanmış ve korkmuş… Önce onu sakinleştirecek birkaç bir şey söyledikten sonra yardım için yalvaran gözlerine bakarak: “Korkma kızım” dedim, “Bedenimizi bize veren Allah, bu yaranı da iyileştirecek. Birkaç gün sonra eskisi gibi olacak. Çünkü Allah bizi seviyor, bize hep yardım ediyor…”
Birkaç gün sonra kızım yine koşarak geldi ve “Anne bak” diye parmağını gösterdi ve “Allah iyi yaptı” dedi. Baktım yaranın izi bile kalmamıştı…
Evet yaralandığımız veya hasta olduğumuzda Rabbimizin bedenimizdeki yardım sistemleri devreye giriyor ve bize şifa veriliyor. Fakat sadece bu değil. Bunların dışında her organımız belli sürelerde yenileniyor. Bize hayat veren ve yaşatan Rabbimiz, bu hayatı sağlıklı ve konforlu yaşayabilmemiz için organlarımızı da gerekli sürelerde yeniliyor.
…
Tam bu sebeple kemiklerimiz, derimiz, tat alma hücrelerimiz, kirpiklerimiz ve hatta kan hücrelerimiz düşündüğümüzden çok daha genç. Nüfus cüzdanımızda yazan tarih yaşımızı gösterse de organlarımız ve hücrelerimiz harika bir nimet olarak her hafta, her ay, her yıl yenileniyorlar ve daha gençler.
İşte bazısı 5 günde bir, bazısı ise 15 yılda bir yenilenen organlarımız ve hücrelerimiz:
Karın mukozası: Yiyecekleri sindirmeye yardımcı olmada önemli rol oynayan mide mukozası, 5 günde bir yenilenir. Özel yaratılmış hücreler, midemizin pH dengesini sağlanmaktan sorumlu enzimler ve asit üretir. Aynı hücreler, mide mukozasını asidin yırtıcı, parçalayıcı etkisinden korumak için koruyucu bir mukus da salgılar. Böylece kendisi de bir et olan midemiz, kendisini değil sadece yediğimiz eti hazmeder. İşte bu koruyucu mukus haftadan daha kısa sürede yenilenir.
Tat alma tomurcuklarınız: Dilimizdeki küçük fakat çok çalışkan olan yaklaşık 10 bin tat alma tomurcuğumuz yiyeceklerin tatlarını beyne ileten mikrovilü denilen mikroskopik kıllara sahip. Tat alma tomurcuklarımız yaklaşık 10 günde bir yenilenir.
Cildiniz: Cildimizin en dış katmanı “Stratum corneum” olarak isimlendirilir. Bu katman cildin daha hassas olan katmanları ile ortam arasında koruyucu bir bariyer olarak görev yapar. Alt katmanlarda yeni yaratılan hücreler 2 haftalık bir yolculuk ile en üst katmandan dökülen hücrelerin yerini alırlar. Bu üste doğru yer değiştirme işlemi hayatımız boyunca sürer ve derimiz sürekli yenilenir.
Kirpikler: Kirpikler gözlerimizi toz, kir gibi partiküllere karşı korumakla görevlidirler. Üstteki göz kapağımızda yaklaşık 150-200 kirpik, alttakinde ise 75-100 arasında kirpik bulunur. Kirpikleriniz de 2 ayda bir yenilenir.
Kırmızı kan hücreleri: Tek bir damla kanımız bile milyonlarca hücre barındırır. Araştırmalara göre, oksijeni dağıtımı ve diğer hücrelerden gelen atıkları yok etme görevi olan bu hücreler 4 ayda bir yenilenir. Diğer organlarımız gibi kan hücrelerimizin yenilenmesi sağlığımız için çok önemlidir.
Karaciğer hücreleri: Bedenimizin kimya laboratuvarı olarak çalıştırılan karaciğer, sindirim sisteminden gelen kanı vücudun kalan kısmına yayılmadan önce filtre eder, ilaçları metabolize eder ve kimyasalların etkisini giderir. Karaciğerimizin bu çok önemli ve ağır işinden dolayı yaklaşık her yıl hücreleri yenilenir.
Kemikler: Kemiklerimiz sabit ve değişmez görünebilir, fakat kemikleri oluşturan hücreler sürekli ölür ve yenileri yaratılır. Her 10 yılda bir tüm iskelet sistemimiz yenilenir. Kemik yoğunluğu 20’li yılların başında en güçlü olduğu dönemdedir ve daha sonra bu yenilenme dereceli olarak zayıflar.
Kaburga kas hücrelerimiz: Göğüs kafesimiz kalp ve akciğer gibi hayati iç organlarımızı korur ve bu hücreler 15 yılda bir yenilenir. Göğüs kafesinin 12 çift kemiği kaslar ve liflerle desteklenir. Kaburga kemiklerimizin arasındaki bu kaslar “interkoskal kaslar” olarak adlandırılır. Nefes alıp verdiğinizde göğüs kafesinizin genişlemesini sağlar.
Beyincik: Beyinciğiniz sizden 3 yaş daha gençtir. Beyninizin bu bölümü hareket yeteneği ile dengenin sağlanmasında görevlidir. Hatta tüm beyin hacminizin sadece yüzde 10’u kadar olmasına rağmen beyincik tüm beyin hücrelerinin yüzde 50’sinden fazlasını barındırır. Beyincik bebeklerde ilk gelişen organlardan biridir ama oldukça yavaş yaşlanır. Beyincik dengemizi ve duruşumuzu kontrol etmemizde hizmet eder, isteğe bağlı hareketlerimizi düzenlemekte, futbol, basketbol gibi hareketli sporları öğrenmemize ve yapmamıza yardımcı olur, dil gibi diğer zihinsel fonksiyonlar için de önemli fonksiyonları olan bir organımızdır.
Aslınur Bahar-Zafer Dergisi