Ampute Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Uğur Özcan, "Bizim gururumuz Türk bayrağımızdır. Hiçbir şey milli gururun önüne geçemez." dedi.
Avrupa Ampute Futbol Federasyonu (EAFF) Avrupa Şampiyonası'nın finalinde İngiltere'yi 2-1 yenerek tarihinde ilk kez kupayı kazanan Türk Milli Takımı'nın teknik direktörü Özcan, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Özcan, göreve geldikten sonraki ilk şampiyonasında kupa kaldırmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirerek, "Bu, bir ekip işi. Ekipten biri tökezlerse orada çöküntü olur. Bu başarıya takım halinde imza attık. Türk halkının duasıyla şampiyon olduk." diye konuştu.
"Başarıdaki en önemli faktör inanmaktır." ifadesini kullanan Özcan, şunları söyledi:
"Biz zaten yola inanan arkadaşlarla çıktık. Hepimiz inandık ve kupayı kazandık. Allah'a şükür hepsi inandı ve bunu başardık. Kupayı 45 bin seyircinin önünde kaldırmak da ayrı bir duygu. Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman'a, tesislerini açtığı için Türkiye Futbol Federasyonuna teşekkür ederim. Türk halkına ise desteklerinden ötürü ayrıca minnettarız."
"Kıyaslamak doğru değil"
Özcan, A Milli Futbol Takımı ile kıyaslanmalarını doğru bulmadığını söyledi.
Futbolda her zaman kazanmanın mümkün olamayacağını vurgulayan Özcan, "A Milli Futbol Takımı ile kıyaslanmamızı doğru bulmuyorum. Onlar da bizim kardeşlerimiz. Futbolda başarısızlık olacaktır tabii ki. Her zaman kazanamazsınız." değerlendirmesinde bulundu.
Özcan, primin gündeme getirilmesine ilişkin ise "Biz hiçbir zaman bir beklenti içinde olmadık. Bizim gururumuz Türk bayrağımızdır. Hiçbir şey milli gururun önüne geçemez." ifadelerini kullandı.
13 kahramanın hikayesi
Aynı zamanda kendisi de gazi olan Uğur Özcan, inanarak yola çıkan 13 kahramanın hikayelerini de paylaştı.
Avrupa şampiyonluğuna ulaşan ampute futbolcuların hikayeleri şöyle:
Osman Çakmak: Şırnak'ta vatani görevini yaparken mayına bastı, sol bacağını dizinin altından kaybetti.
Feyyaz Gözaçık: Doğuştan tek bacağı olmamasına rağmen hayata sporla tutundu. Yüzme antrenörlüğü de yapıyor.
Barış Telli: Dört yaşındayken geçirdiği bir trafik kazası sonucu sağ bacağının alt tarafını kaybetti. Barış, 1993'te 23 Nisan'da sokakta topun peşinde koşarken arabanın altında kaldı ama futbol tutkusundan vazgeçmedi.
Alican Kuruyamaç: Trafik kazası sonucu sağ ayağını kaybetti.
Muhammet Yeğen: Bir bacağı kısa doğdu.
Rahmi Özcan: Sağ bacağı doğuştan engelli.
Serkan Dereli: Doğuştan bir bacağı yok.
Fatih Şentürk: Motosiklet kazasında sol bacağını kaybetti.
Fatih Karakuş: Çocukken elektrik çarpması sonucunda sol kolunu yitirdi.
Selim Karadağ: Milli takımın kaleciliğini yapan oyuncunun doğuştan bir kolu kısa.
Kemal Güleş: 11 yaşında mahallede arkadaşlarıyla bir inşaat yıkımını seyrederken kepçe üstüne düştü.
Ömer Güleryüz: Bebekken havale geçirdi, sol bacağı gelişmedi.
Mehmet Yunsur: Çocukken tarlada ayağını saman makinesine kaptırdı.
AA