1. Süveybe:
Ebû Leheb'in cariyesi bulunan Süveybe, oğlu Mesruh ile birlikte Peygamber (s.a.v.)'i emzirmiştir. Daha önce, Resûl-i Ekrem (asv)'in amcası bulunan Hz. Hamza’ya da süt annelik yapan Süveybe, daha sonra Ebû Seleme’yi de emzirmiş bulunmaktadır. Bu emzirme, Halime-i Sa'diye'den önceki günlerde olmuştur. (İbn Sad, Tabakât, 1/108)
Resûlullah (s.a.v,), Mekke'de bulunduğu sırada, Süveybe'yi ziyaret eder, hatırını sorar ve kendisine yardımda bulunurdu. Medine-i Münevvere'ye hicret ettikten sonra da bu ilgisini devam ettirmiş ve ona giyecek elbiseler göndermiştir. Hz. Hatice (r.anha) vâlidemiz, bu kadını alıp azat etmek istemiş ise de, Ebû Leheb buna rıza göstermemiş, daha sonra kendisi onu hürriyetine kavuşturmuştur. (Tabakât, 1/108)
Resûlüllah (s.a.v.)'in Hayber Savaşı'ndan döndüğü günlerde fâni ömrünü tamamlayan Süveybe ahirete göç etmişti. Oğlu Mesruh, annesinden önce vefat etmiştir.
2. Halime-i Sâdiye:
Halime binti Ebi Züeyb (r.anha), Sa'd kabilesine mensuptur. Kocası Hâris bin Abdüluzza'dır. Oğlu Abdullah ile birlikte Peygamber Efendimiz (asv)'ı emzirmiş bulunmaktadır. Halime binti Ebi Züeyb'in Cüdâme (Şeyma) ve Üneyse isminde iki kızı da vardır. Onlar yaşça, Abdullah'tan daha büyük olduğu için Peygamber (s.a.v.)'in bakımı ile ilgilenirlerdi. (Tabakât, 1/108-110)
Peygamber (s.a.v.), Halime-i Sâdiye'nin yurdunda dört yaşına kadar kaldı. Hz. Hatice ile izdivacından sonra bu muhterem kadın, Allah Resûlü' (asv)'ın ziyaretine gelmişti. Yurtlarındaki kuraklık ve sıkıntıdan söz açan Halime'ye Hz. Hatice (r.anha) kırk koyun ve bir deve hediye vererek yurduna gönderdi. Bu muhterem sütanne, Medine-i Münevvere'nin Baki kabristanına defnedilmiştir.
3. Ümmü Eymen:
Adı Bereket olan bu muhterem kadının Resûl-i Ekrem (asv)'e sütannelik yaptığını İmam Süyûtî nakletmektedir. (el-Hâvî li’l-fetâvî, 2/389)
Ümmü Eymen, Resûl-i Ekrem (s.a.v.)'in babasından miras olarak kendisine intikal etmişti. Hz. Hatice (r.anha) ile evlendiği sırada onu âzat etmiştir. Fahr-i Kâinat (s.a.v.), ondan bahsederken, "Anamdan sonra anam (kadar sevdiğim kadın) dır." buyurmuşlardır. Bir gün, "Cennet ehlinden bir kadınla evlenmekten hoşlanan, Ümmü Eymen'i tezevvüc etsin." (Tabakât, 8/224) buyurunca Zeyd bin Hârise (r.a.) onunla evlenmiştir. Bu mutlu izdivaçtan Üsâme bin Zeyd dünyaya gelmiştir.
Sorularla İslamiyet