Peygamberimiz'in (asm) Hz. Fatıma dışındaki çocuklarından torunları oldu mu?

Hz. Fatıma neslinden söz edilirken, niye Hz. Peygamberin (asm) diğer kızlarından olan torunlarından söz edilmez?

Hz. Peygamberin (asm) en büyük kızı Zeynep (r.anha), teyzesinin oğlu Ebul-As’la evlendirilmiş ve bundan Ali ve Ümame adında iki çocuğu olmuştur. Ali Mekke fethi sonrası (8/630) küçük yaşta ölmüştür.

Ümame adlı kız çocuğu ise, Hz. Fatıma'nın (r.anha) ölümü üzerine önce Hz. Ali (ra) ile evlenmiş, onun şehit edilmesi üzerine Muğire b. Nevfelle nikahlanmıştır. Muğire’den Yahya adında bir oğlu olmuşsa da nesli devam etmemiştir.

Hz. Peygamberin (asm) ikinci kızı Hz. Rukiyye (r.anha) ise, Hz. Osman (ra) ile evlenmiştir. Hicretin ikinci yılında kızamıktan dolayı vefat etmiş, Hz. Osman'dan (ra) olan oğlu Abdullah da iki yaşında iken vefat etmiştir. Böylece Hz. Zeynep gibi Hz. Rukiyye’nin de nesli devam etmemiştir.

Ümmü Gülsüm'e (r.anha) gelince; O da ablası Rukiyye’nin ölümü üzerine hicretin üçüncü yılında Hz. Osman (ra) ile evlendi. Hicretin dokuzuncu yılında vefat ettiğinde çocuğu yoktu ve soyu kesilmişti.

Hz. Peygamberin (asm) küçük kızı Hz. Fatıma’nın sırayla, Hasan, Hüseyin, Ümmü Gülsüm, Zeynep ve Muhassin (Muhsin) adlarında çocukları oldu. Bunların hepsi Hz. Ali'dendir. Muhassin küçük yaşta vefat etti. (1) Fatıma’nın nesli diğer çocuklarıyla devam etti. Hz. Fatıma’nın kızı Zeynep’ten olan çocukları “Zeynebiler” olarak bilinir.

Hz. Fatıma’nın diğer kızı Ümmü Gülsüm ise, Hz. Ömer (ra) halife iken önce onunla evlendirilmiş, Hz. Ömer'den (ra) Rukiyye ve Zeyd adlı iki çocuğu olmuş ve çocuklar küçük yaşlarda vefat etmişlerdir.

Hz. Ömer, (h.23/m.644) yılında şehit edilince Ümmü Gülsüm önce amcası oğlu Avn b. Cafer’le evlenmiş ve ondan çocuğu olmamıştır. Avn’ın ölümü üzerine, kocasının kardeşi Muhammed b. Cafer’le evlenmiş ve bundan bir çocuğu olmuştur. Muhammed vefat edince de bir diğer kardeşleri olan Abdullah b. Cafer’le evlenmiş ve ondan çocuğu olmamıştır.(2)

Hz. Fatıma neslinden söz edilirken, niye Hz. Peygamberin (asm) diğer kızlarından olan torunlarından söz edilmez?

Hz. Peygamber (asm) bir hadis-i şerifinde, “Her annenin oğlu için kendilerine mensup olacağı bir asabe (baba tarafından akrabalar) vardır. Fatıma’nın iki oğlu bundan müstesnadır; çünkü ben onların velisi ve asabesiyim (erkek cihetinden akrabası sayılırım)”(3) buyurmuş ve neslinin Hz. Fatıma’nın bu iki oğlundan devam edeceğini belirtmiştir.

Bu açıdan, Hz. Peygamberin (asm) diğer kızlarından olan torunları, yalnız birinci nesilde Rasulullah’a nispet edilirler. Fakat onun asabeliği, Hz. Hasan (ra), Hz. Hüseyin (ra) ve bu ikisinin nesillerinde devamlıdır. Zeynep ve Ümmü Gülsümün çocuklarından olan torunları ise, bu nispete dahil değildir, kendi babalarının nisbesiyle anılırlar ve onların soylarına girerler.

Dipnotlar:
1. Murat Sarıcık, Hz. Muhammed’in Çağrısı, Nesil Yayınları, İstanbul 2006, s. 55- 56, 202, 206; kaynaklar ve geniş bilgi için bk. İbrahim Sarıçam, Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, Ankara, 2004, s. S. 291- 293.
2. Geniş bilgi ve kaynaklar için bk. Murat Sarıcık, Dört Halife Dönemi, I-II, Nesil Yayınları, İstanbul 2002, I, 331- 336.
3. Hakim en- Nisaburi, el- Müstedrek, I- IV, Beyrut, ty. III, 164; geniş bilgi için bkz. Murat Sarıcık, Osmanlı İmparatorluğunda Nakîbü’l- Eşrâflık Müessesesi, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2003, s. 10.

Sorularla İslamiyet

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.

İslam Haberleri