İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Tunus'ta, 'yasemin devrimi'yle başlayan ve Mısır ve Libya'ya yayılan değişim rüzgârının bir felakete dönüşmemesi için politikacıların çok dikkatli ve farklı bakış açılarıyla olayları ele alması gerektiğini söyledi.
Ekmeleddin İhsanoğlu, Conrad Otel'de düzenlenen İstanbul Forumu'na katıldı. Burada yaptığı açılış konuşmasında Arap dünyasında yaşanan gelişmelere değinen İhsanoğlu, gelişmeleri 'bahar' yerine 'devrim' olarak nitelendirilmesi gerektiğini söyledi. Tunus'ta, 'yasemin devrimi'yle başlayan ve Mısır ve Libya'ya yayılan değişim rüzgarının bir felakete dönüşmemesi için politikacıların çok dikkatli ve farklı bakış açılarıyla olayları ele alması gerektiğini söyleyen İhsanoğlu, bugünün dünden çok farklı, yarının da bugünden çok farklı olacağını kaydetti.
Arap dünyasındaki değişim dalgasının Tunus'la birlikte korku bariyerlerinin yıkılmasıyla mümkün kılındığını ifade eden İhsanoğlu, "Ayaklanmalarda üç temel talep dile getirildi. Bunlar; refah içinde bir yaşam, uzun süredir varlığını sürdüren totaliter rejimlerden kurtulma ve ülkelerinde özgür, onurlu vatandaşlar olarak yaşama şekli olarak sıralandı. Bu ayaklanmaların tarihsel olarak bu dönemde ortaya çıkmasının ise demografik ve sosyo-ekonomik parametrelerden kaynaklıdır." diye konuştu.
Türkiye ve Arap dünyasında yaşananlar arasındaki ilişkiye de değinen İhsanoğlu, "Tunus ve Mısır'da bundan sonra ne olacak diye baktığımızda, bana göre, Tunus daha çok Türkiye'ye benzer bir gelişme gösterecek. Bu Nahta Hareketi'nin daha netleşmiş pozisyonu ve ülkenin sosyal, ekonomik ve kültürel gelişmişlik düzeyinden kaynaklanıyor. Mısır'ın ise daha çok Endonezya'ya benzeyeceğini düşünüyorum. Orada da askeri yönetim açısından benzerlikler bulunuyor." ifadesini kullandı.
"TEMENNİMİZ LİBYA'DA YAŞANANLARI SURİYE'DE YAŞANMAMASI"
"Suriye'de sivillere yönelik operasyonlar sürüyor. Mevcut durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki bir soruya ise İhsanoğlu, mevcut durumun üzücü bir noktaya geldiğini söyledi. Suriye'de vatandaşların, sivillerin kanı akıtıldığını hatırlatan Ekmeleddin İhsanoğlu, sivillerle askeri güçler arasındaki çatışmalarda büyük can kayıpları olduğunu aktardı. Ülke içerisinde ambargolardan dolayı bir takım sıkıntıların da başladığını belirten İhsanoğlu sözlerini şöyle tamamladı:
"Hadisenin başladığı günden itibaren yapmaya çalıştığımız husus sessiz diplomasi içerisinde hükümetle muhalefet arasında köprüler kurmaktır. Bir diyalogun başlatılmasını sağlamaktır. Ama görülüyor ki bu husustaki atılan adımlar hala istenilen hedefe ulaşmamıştır. Hal böyle olunca içerdeki çatışma da artıyor. Bizim temennimiz Libya'daki örneğin olmamasıdır. Libya'daki askeri müdahale çok pahalıya mal olmuştur. Ülkenin alt yapısı harap olmuştur."
Cihan