Gebze Teknik Üniversitesi (GTÜ) Rektörü Prof. Dr. Haluk Görgün, dijital teknoloji ve dönüşümle birlikte kuşak farkının kardeşler arasına düştüğünü belirterek, ''Kardeşinden üç yaş büyük olan ağabey ya da abla arasında hayata bakış, alışkanlıklar ve teknolojiyi kullanma biçimi farklılaştı. Kuşaklar arasındaki fark, dijital dönüşümle daraldı.'' dedi.
Görgün, Birlik Vakfı organizasyonu ile Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen ''Dijital Dönüşüm ve Endüstri 4.0'' konulu konferansta yaptığı konuşmada, bilgiyi kullanarak inovatif yaklaşımla teknolojiye dönüştüren ve dijitalleşmeyi iyi yönetebilen toplulukların güçlü olduğunu söyledi.
Dijital dönüşümle birlikte insanların alışkanlıklarının değiştiğine işaret eden Görgün, ''Eskiden çalar saatle şimdi ise cep telefonlarıyla uyanıyoruz. Bankacılık alışkanlıkları da değişti. Bankacılık işlemlerinin yüzde 40'ı, artık cep telefonuyla yapılıyor. Online müzik sitelerini indirmenize bile gerek kalmadan abonelikle müzik dinleyebiliyorsunuz. Giyilebilir teknoloji, çoraplara kadar geldi.'' diye konuştu.
Eskiden "kuşaklar arası fark" denildiği zaman dede, anne, baba, çocuk arasındaki farktan bahsedildiğini ifade eden Görgün, ''Dijital teknoloji ve dönüşümle birlikte kuşak farkı, kardeşler arasına düştü. Kardeşinden üç yaş büyük olan ağabey ya da abla arasında hayata bakış, alışkanlıklar ve teknolojiyi kullanma biçimi farklılaştı. Kuşaklar arasındaki fark, dijital dönüşümle daraldı.'' değerlendirmesinde bulundu.
Televizyonların çok yakın zamanda hologramik yapılarla 3 boyutlu olarak çıkacağını aktaran Görgün, vücudun çeşitli organlarına yerleştirilecek sensörlerle birçok kontrol sistemlerinin biyolojik ve fiziksel olarak yeniden hayatı kolaylaştırıcı yönde şekil alacağını anlattı.
"Dijital dönüşüm teknolojik gelişmeyi hızlandıracak"
Görgün, yakın zamanda dijital ekonomi, dijital liderlik ve dijital paranın ön plana çıkacağına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
''Dijital teknolojiyi tüm süreçlerinde, personeli ve alt birimleriyle yönlendirebilen ve sonraki çalışmalara göre gerekli adımları atabilecek sosyolojik, ekonomik anlamda bahsettiğimiz dijital liderliğe önem veren ve onu özümseyerek hareket eden topluluklar, teknolojik olarak gelişmeyi daha hızlı sağlayacaklar. Gençlerin çok iyi yönlendirilmesi, işlenmesi ve gelişen topluma ayak uyduracak şekilde eğitilmeleri gerekiyor. Onların eline teknolojik cihazlar verip kendi başına bırakmak, büyük bir hazineyi heba etmeye benziyor. Ne zaman bir eğitim sistemi yenilense, öğrenciye daha fazla yüklenilen ve onlardan sorumluluk beklenilen bir eğitim öğretim sistemi oluşturuluyor. Sadece öğrenciye dijital dünyayı anlatmak yetmiyor.''
Her şeyin internete bağlandığını ve bilginin kolay ulaşılabilir bir hal aldığını belirten Görgün, bunun nesnelerin interneti denilen kablosuz ağların gelişmesi, sensör çeşitliliğinin artması ve dil teknolojilerinde olan gelişmelerle mümkün olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Görgün, dijitalleşmeyle ve teknolojinin ilerlemesiyle kaybedilmemesi gereken zaman kavramına dikkati çekerek, ''Hepimizin zamanı çok iyi yönetebilmek yönünde çalışması gerekiyor.'' dedi.
Türkiye'de internet abone sayısının 55 milyon olduğunu vurgulayan Görgün, bunun 45 milyonunun geniş bant hızlı kullanıcı olduğunu ve Türkiye'de 27 milyon akıllı telefon kullanıldığını sözlerine ekledi.
AA