Çumra ilçesi Alibeyhüyüğü Mahallesi'nde yaşayan 65 yaşındaki Tabak, 15 yıldır çorak arazilerde verdiği ağaçlandırma mücadelesiyle bozkırın ortasında küçük bir orman oluşturdu.
Tabak'ın ağaçlandırdığı yerler canlılara yuva ve besin kaynağı, doğaya oksijen, halka zaman geçirebilecekleri yeşil alanlar oldu.
Mahallesinde bulduğu her boş yeri fidanla buluşturan Tabak, belediyenin ve hayırseverlerin de desteğiyle binlerce ağacı diktikten sonra, daha fazla yeşil alan oluşturma hayalini gerçekleştirmek için aday olduğu muhtarlığı kazandı.
"HER KONYALININ BİR AĞACI OLACAK"
Doğa sevgisiyle tanınan Tabak, AA muhabirine, huzuru ağaçlarda ve doğada bulduğunu söyledi.
İlk hedefinin 65 bin kişilik Çumra nüfusu kadar ağaç dikmek olduğunu belirten Tabak, bu hedefine çok yaklaştığını dile getirdi.
Asıl hedefinin çok daha büyük olduğuna işaret eden Tabak, "Bizim bir Abaz Dağı'mız var. Allah nasip ederse oraya Konya nüfusu kadar, yani 2,5 milyon ağaç dikmek istiyorum. Sırt sırta verip bu memleketi yeşile çevireceğiz. Elma, armut, kayısı, badem, ıhlamur, Konya bölgesinde yetişebilecek aklınıza gelen her ağaçtan diktim." ifadesini kullandı.
Muhtarlıkla daha çok imkana ve desteğe ulaşabileceğini vurgulayan Tabak, "Ağaçlandırma işini daha iyi yapabilmem için resmi kurumlarla daha çok irtibatlı olmam gerekir diye düşündüm. Köyüme, memleketime, Konya'ma, Çumra'ma daha iyi hizmet edebilmek için muhtar oldum. İnşallah bu bölgede, Alibeyhüyüğü'nde yaşayan herkesin, her Çumralının, her Konyalının bir ağacı olacak. Ben bunun için muhtar oldum. Eğer başarabilirsem ne mutlu bana. Halkla bütünleştik, beni de sevdiler. Bir garip Himmet'im ben." diye konuştu.
"BEN RABBİME SÖZ VERDİM, ÖLÜNCEYE KADAR AĞAÇ DİKECEĞİM"
Tabak, gününü ağaçlandırdığı alanlarda gezip bakımını yaparak, yeni fidanlar dikerek geçirmekten büyük keyif aldığını ifade etti.
Belirlediği yerlerde yeni ormanlık alanlar oluşturmak için kolları sıvadıklarını anlatan Tabak, şöyle devam etti:
"Ben Rabbime söz verdim, ölünceye kadar ağaç dikeceğim. Buralar, hayvanlara da bir yuva oldu. Kaplumbağa, yılan, kurt, kuş ne ararsan var. Muhtar olduktan sonra bir ekip oluşturdum. Bir ihtiyar heyetim var. Bana 'Tüm imkanlarımızla her gün sırayla sana yardım edeceğiz. Bu işte biz de varız.' dediler. Çumra Belediyemiz yardımcı oluyor. Derneğimiz var. Okullarımız var. Çocuklarımızla etkinlikler yapıyoruz. Yediden yetmişe herkes 'duacıyız' diyor. Bu iş parayla pulla yapılacak bir iş değil, şevkle yapıyorum."
aa