Başlık konusunda epeyce düşündüm. Dünyanın Rengi, Renklerin Hayatı derken Renklerin Dünyasında karar kıldım. Konu renk olunca kapsam genişliyor. Her renk ayrı bir hal ve hareketin habercisi, öncüsü, tadı. Kimi kısık sesli olur, kimi haykıran ve coşkunun tarifi...
Saflık ifade eden BEYAZ, temizlik, sadelik ve temel yapının rengidir. Kar beyazdır; gelinlik de öyle. Ehl-i imanın edebinden, kefeni de beyaz renktedir. Bütün renkler beyazdan çıkar. Prizmaya yansıyan güneş ışığı kırılarak diğer renklerin gösterisine zemin hazırlar. Renk konusunda her ne kadar Renkleri biz isimlendirdiğimiz için varlar. Aslında renk yok; biz sarı, mavi, kırmızı dediğimiz için öyleler tartışmaları olsa da sonuçta, renkler hayatın içinde ve dünyadaki her yaratılmışı tarifleyen bir varlık.
KIRMIZI denince tüyleriniz diken diken olur. Net ve sınır dışı bir renktir. Tükürükler fışkırtırcasına kendini muhatabına haykırır. Kuvvetli ve yıkılmayandır. Bu sebeple bayraklar ve idealler, kırmızıyla renklendirilir. Yanına en güzel konulan renk ise hep BEYAZ olur bizim için. Kırmızı ve Beyaz...
YEŞİL çıkıverir kırmızının karşısına her zaman. Dur bakalım. Ben de varım dercesine. Ahenk, huzur ve güven verir bedene. Sakinleştirir hemencecik. Gençlik, yenilenme ve ümitlerin rengidir, sözcüsüdür.
SARI renk kimilerince hüzün ve özlem rengidir. Geçici fakat dikkat çekicidir. Sarının yanına en iyi giden renk bana göre LACİVERTtir. Sarııııı!.. Laacivert!..
MAVİ dikkat edilmesi gereken bir renktir. Tonları değiştikçe insanı hâlden hâle götürür. Yalnızlık ve sadakati ifade etse bile, koyulaştıkça soğuk ve iç karartıcı olabilir. Uygun bir mavi tonu, huzur verir insana, sinirleri yatıştırabilir. Ayrıca mavi renkli yazılar daha fazla akılda kalır. Yine de dikkatlice tonlarını seçmekte fayda var.
TURUNCU favori rengim benim. Sıcaktır, yakındır, memnuniyet, verimlilik ve sıhhat ile ilişkilendirilir hep. Cömert dış görünümü vardır. Tonları koyulaştıkça güçlenir, kuvvetlenir. En büyük hilesi de budur ki: içinde gizlilik yoktur. Herkesi kucaklar.
SİYAH ve GRİ renkleri tariflemeye gerek yok aslında. Hareketsiz ve diplomatik ciddiyet içindedir. Siyahtaki kararlılığı, gride bulamazsınız. Ancak, ikisi de yavaştır, durağandır. Asil durur kimi zaman. Kimi zaman da kararsız.
MOR. Sonsuzluğun rengi nedir denilse, mor gelir akla. Mordan ötesi yoktur bu dünyada çünkü. Renk skalası morla biter. Mordan sonrası için gözlerimiz renk bilmese de, sınırlandırılmış ve cennet nimetlerinin temelini temaşa ettiğimiz, tattığımız dünyanın ahirete inkılabıyla mor ötesindeki, belki de var olan renkleri de görebilme imkanına kavuşabilmek de ihtimal dahilinde. İhtişamın rengi olmuştur hep. Belli bir sınıfın rengidir. Saraylara layıktır. Ama bilinç altında insanlara korku verir, tedirgin eder. Göstergeleri ise hep ileriye dönüktür.
Daha nice renkler ve tonlarının insan bedenine, düşüncesine, yaşantısına, geleceğine ve tavırlarına etkisini saymak mümkündür. Aslolan, insanın kendini en iyi tariflediği rengi bulması, hedeflerine yönelik mekan kavramında rengin önemini atlamamasıdır. Dünyada mekan demişler. Mekanlar, renklerle bir bütün oluşturduğu sürece değerlidir. Karmaşadan uzak ve kendini bilen renkler hayatınızı RENKLENDİRECEKTİR.
Sahi, sizin renginiz hangisi?..