İlgi çeken Ruhsal Zeka kitabından sonra şimdi de Zihinsel Şifa kitabıyla gündemde yazar Muhammed Bozdağ. Beynin çalışma sistemini ve sağlıklı olabilmesi için yapılması gerekenleri bilimsel açıdan anlatan Bozdağ, alanı tıp olmadığı halde bu bilgilere nasıl ulaştığını şöyle anlatıyor: “Çocukluğundan beri hastalıklarla boğuşmuş birisi olarak sağlık araştırmaları benim önemsediğim hobilerimden biri. Diğer yandan bugüne kadar sanıyorum 150 binden fazla okuyucuyla yazışırken bana ulaştırdıkları yığınlarca soruna cevap verdiğim konuları araştırmak zorundaydım. Psikoloji, nöroloji, din felsefesi ve alternatif tıp konulu çok sayıda okumaların sonucunda Zihinsel Şifa adıyla toparlayarak düzenlediğim bir kendi kendine psikolojik yardım kitabı çıktı ortaya. Bütün sorunların ve çözümlerinin beyin-zihin eksenli olduğunu gördüm.”
VÜCUT SAVAŞ HALİNDE
Temel sorunumuzun beynimizin kimyasının bozulması ve fonksiyonlarını yeterince etkin ve dengeli yerine getirememesi olduğunu söyleyen Muhammed Bozdağ, beyni tahrip eden iki etkene dikkat çekiyor: Uyku, beslenme gibi biyolojik faktörleri yanlış yönetmek ve Stres. Stresin bir uyarıcı olduğunu anlatan Bozdağ, “Yoğun stres savaş halidir. Bir ülke savaşta nasıl farklı çalışırsa beyin ve tüm beden de savaş alarmı verildiğinde farklı çalışır. Uzun süreli savaş nasıl ülkeyi bitirirse, kronik stres de beyni öyle bitirir. Beynin bütün dengeleri bozulur” diyor.
SEBEBİNİ BİLİRSEN BAŞ EDEBİLİRSİN
Stresle baş etmek için sorunun sebebini bilmek gerektiğini söyleyen Bozdağ, her insanın kendi yaşantısına göre stres sebepleri olduğunu anlatıyor. Düşünce çarpıklıkları, takıntılı olumsuz duyguların stresi arttıracağını ifade eden Bozdağ, “Birisi size kötülük yaptığında, herkes bana kötülük yapıyor diye algılıyorsanız düşünün çekeceğiniz stresi. Öz değeri düşük birisinin minicik bir şeyini azıcık eleştirirseniz, bütün hayatını kaybetmiş gibi acı çekiyor” diyor. İşte bu yanlış düşünceleri değiştirirsek stresi de yenebiliriz Bozdağ’a göre. Diğer taraftan geçmişte yaşadığımız haksızlıklar, günahlar, özgüvensizlik ve gelecekten şüphelerimiz de öfke, korku, utanç, suçluluk üretiyor olabilir. Bu duygular da strese sebep olabiliyor.
Fast food aptallaştırıyor
Beynimizin düzenli çalışabilmesi için çok fazla besine ve enerjiye ihtiyacı olduğunu söyleyen Bozdağ, “Göbeğinizde ne kadar yağ birikirse biriksin, beyninize bedeninizdeki fazla enerjiyi gönderemezsiniz. Beynin etkili beslenmesi demek, dışarıdan hem enerjiyi –glikozu veya ketonu- ve hem de besinlerini, yani aminoasitleri yeterince ve dengeli alması demektir. Suyu yeterli almazsa yoğunlaşan kan beyne yeterince ulaşamaz. Su aynı zamanda, glikozun yanı sıra çok önemli bir enerji üreticisi. Her hücrede sodyum-potasyum sistemi üzerinden su devri yapılarak enerji üretiliyor” diyor. Fast food’la beslenen toplumlarda beynin aç kaldığını ve zihin ve zekanın gerilediğini anlatan Bozdağ, dengeli kaliteli protein alamayan bir nesil yetiştiğini ifade ediyor.
Çilek ıspanak yaban mersini
Beyin nöronlarının birbiriyle bağlantılarındaki sinir iletkenlerinin geçişinde en önemli unsurun yağ olduğunun altını çizen Muhammed Bozdağ, zeytinyağı ve balık yağının önemine dikkat çekiyor. Yaşımız ilerledikçe beynimizin tahrip olduğunu söyleyen yazar, serbest radikallerin oluşturduğu tahribatı önlemek için az yemek, oruç ve antioksidan tavsiye ediyor. Renkli meyve ve sebzelerin antioksidan türleri yönünden zengin olduğunu söyleyen Bozdağ bilhassa çilek, ıspanak ve gerçek yaban mersini öneriyor.
Toplumumuz duygusal dengesiz
Muhammed Bozdağ, dengesiz kişiliklerle ilişkilerimizi yönetmemizin de çok önemli olduğuna dikkat çekiyor. Bozdağ, “Toplumun önemli bir kısmı duygusal dengesizdir ve her davranışları stres üretir. Biz de yaşadığımız stresin tahribatına bağlı olarak zaman zaman dengesizleşebiliriz. Hayatınızda böyle birileri var ise ve dengesizlik türüne göre kendisiyle baş etme becerinizi geliştirmemişseniz, sonunuz bir bulanımda boğulmak olabilir” diyor. Sabır, şükür, tevekkül, tefekkür gibi İslami kavramların getirdiği muhteşem rahatlatıcı ve stres yok edicilerine sahip olduğumuzu anlatan Bozdağ, bu kavramları derinlemesine kavramanın zihni stres üretici virüslerinden arındırabileceğine dikkat çekiyor.
Yeni Şafak