Ömer Özcan’ın haberi:
RİSALEHABER-Bugün vefat eden İslâmköylü Hasan Ergünal ağabey Üstad Bediüzzaman Hazretlerini birçok defalar görmüş ve konuşmuştu. İslâmköylü Hâfız Ali ağabeyden Kurân ve yazı dersi almış çok kıymetli hâtıraların sahibiydi. Hasan Ergünal ağabeyle 26 Haziran 1998 tarihinde görüşmüştüm. O görüşmenin notlarını Hasan ağabeyin vefatı münasebetiyle Risale Haber okuyucuları ile paylaşıyorum.
BENİM TALEBELERİM KADER-İ EZELİDE TÂYİN EDİLMİŞLER
İlk defa 1945’te Emirdağ’da ziyaret ettim. Risale-i Nur’u 7-8 sene evvelden yazmaya başlamıştım. Üstad bizim köye ziyarete geldikten sonra artık tekrar tekrar ziyaretine gittim. İşte bir gün; “şunu da götüreyim, bunu da götüreyim de duasını alsın” diye çabalıyordum; Üstad’a vardığımda ben hiç bir şey söylemeden dedi ki: “Kardeşim! Benim talebelerim kader-i ezelide tâyin edilmişler, onlar bana geliyor, ben hiç kimseyi çağırmıyorum” dedi. Üstad kalbimi okumuştu. Nasıl ki Üstad Hazretleri Van’dan çıkarılırken: “Kader-i İlâhi beni sevk ediyor” diyor, öylede 8. Şûa’da Gavs-ı Âzam tarafından isimleri sayılan 7-8 kişi de kader-i ezeliden sevk edilmiş. Onun için biz çok bahtiyarız, nasip olmuş...
HER GÜN İŞİNİZE GİDERKEN İKİ-ÜÇ SAYFA OKUYACAKSINIZ
Yine bir gün ziyaretine gitmiştik: “Yazıyor musun?” diye sordu. Ben de “Efendim ancak namazımı kılabiliyorum” dedim. Sonra “okuyor musun?” dedi. Ben yine “Efendim ancak namazımı kılabiliyorum” dedim. Bize “her gün işinize giderken iki-üç sayfa okuyacaksınız” deyince, “peki efendim” dedim.
Bir gün yine Şaban kardeşle beraber köyde kalmıştık. Ben “Asây-ı Mûsa” yazıyordum. Ceylan kardeş geldi “Üstad geldi” dedi. Ben elini öptüm dedim “efendim Asây-ı Musayı bitirdim, formaları hazırlamıştım getireyim mi?” dedim. “Getir!” dedi.
BEN SİZİ TEBRİKE GELDİM
Üstadımız Bediüzzaman Hazretleri herhalde 1954 idi, şimdi Isparta’da müzede bulunan o arabayla “İslamköy”e geldi. “Ben niye geldim biliyor musunuz? Ben sizi tebrike geldim, sizin yazdığınız bu eserlerin dünyaya duyurulmasına ve neşrine sebeb olduğunuz için sizi tebrike geldim” dedi ve gitti. Ben bir müddet sonra Üstad’ı tekrar ziyarete gittim. Dedi: “Kim var sizin İslâmköy’de bu risaleleri yazan? Sen hepsine selâm söyleyeceksin, sizin bu yazdığınız eserlerin dünyaya duyurulmasına ve neşrine sebeb olduğunuzdan dolayı Üstad’ınız sizi tebrik ediyor, diyeceksin” dedi.