Uğur Becerikli'nin haberi
Said Nursi'nin 1'inci Meclis'e gelip çalışmaları bir süre izlemesi ve yaşananlar, Zabıt Cerideleri'nde yer aldı.
O dönem adı Büyük Millet Meclisi olan TBMM'nin arşivi "Bediüzzaman" lakaplı "Said Molla" isimli "Doğu Vilayetleri Uleması" nın 9 Kasım 1922'de Meclis'e geldiğini ortaya koydu. Arşivde yer alan bilgilere göre, Said Nursi memleket gezileri kapsamında İstanbul'dan sonra Ankara'ya geldi. TBMM'yi ziyaret eden Said Nursi, İkinci Reis (Başkanvekili) Musa Kazım Efendi'nin yönettiği oturumu izledi. Sonradan Kurtuluş Savaşı Müzesi olan 1. Meclis binasının tahta merdivenle çıkılan ve balkon şeklinde olan "Samiin" (dinleyici) sıralarına oturan Said Nursi, dönemin milletvekillerinden büyük ilgi gördü. İlginin delili ise Bitlis Mebusu (Milletvekili) Arif Bey ve 5 Bitlis milletvekili ile 3 Muş milletvekilinin verdiği "takrirle" ortaya çıktı. Başkanlık makamına takrir (önerge) veren milletvekilleri, Said Nursi'ye "Meclis namına hoş geldiniz" denilmesini istediler. Verilen takrirde, "Riyaseti Celileye, Vilayeti Şarkiye ulemayı benamından olup Anadolu gezilerini ve Meclisi Ali'yi ziyaret etmek üzere İstanbul'dan buraya gelerek samiin locasında bulunan Bedüüzzaman Molla Said Efendi Hazretlerine beyanı hoşamedi edilmesini teklif ederiz" ifadeleri yer aldı.
DUA ETMESİ İSTENDİ
Milletvekillerinin talepleri bununla sınırlı kalmadı. Antalya Milletvekili Rasih Efendi ise "Kürsüye teşriflerini ve dua etmelerini kendilerinden rica ederiz" diyerek, Said Nursi'nin Meclis çalışmalarının hayırlı olması ve ülkenin kurtulması için dua etmesini talep etti. TBMM Zabıt Ceridesi Devre 1, 24'üncü ciltte yer alan ve Hicri 1338 (1922) yılına ait olduğu belirtilen arşiv kayıtlarına, Said Nursi de ilk kez böyle girmiş oldu. Ancak kayıtların devamında Said Nursi'nin kürsüde dua edip etmediği bilgisi yer almadı. Said ziyaretinin, henüz tanınmayan Ankara Hükümeti'ne destek amaçlı olduğu belirtiliyor. Said Nursi, Cumhuriyet'in kuruluşunun ardından da Doğu illeri ağırlıkta olmak üzere saygı gören ve fikirlerine önem verilen bir "ulema" olarak yaşamını sürdürmüştü.
Atatürk, Nursi ile tartıştı mı?
İddialara göre, 1922'deki bu ziyarette Atatürk de Nursi'ye saygı gösterdi ve "Sizin gibi kahraman bir hoca bize lazımdır. Sizi yüksek fikirlerinizden istifade etmek için buraya çağırdık" dedi. Atatürk'ün, öncelikli konusunun namaz olmasını eleştirdiği iddia edilirken, Nursi'nin de bu konuda "Namaz kılmayan haindir" dediği için araya soğukluk girdiği iddiaları ortaya atıldı.
Sabah