Dursun Kabaktepe'nin haberi
Doç. Dr. Ahmet Yıldız, Bediüzzaman Said Nursi hazretlerinin 1910 yılında Meşrutiyeti anlatmak için çıktığı ve Şam’a kadar uzanan “Şark Seyahati” esnasında gezdiği yerlerde “Ulema” ve “Avam” tarafından sorulan “siyasi” sorulara verdiği cevapları ihtiva eden risalesinin önemini anlattı. Yıldız'ın katıldığı seminerin moderatörlüğünü yazar Metin Karabaşoğlu yaptı.
Nur İlim ve Eğitim Vakfı’nın Nesil Yayınları Av. Bekir Berk Toplantı Salonu'nda düzenlediği “Yüzüncü yılında Münazarat” konulu seminere konuşmacı olarak katılan Doç. Dr. Ahmet Yıldız, Bediüzzaman Said Nursi’nin kendine has bir pencereden Osmanlı’ya, Kürt meselesine ve o günün toplumsal yapısına baktığını ifade etti.
Doç. Dr. Yıldız, “Bediüzzaman’ın yaşanan olaylar karşısında hiç pozisyonel bir tavır almadığını nerede bir hakikat çekirdeği olduğunda ona göre karar verdiğini görüyoruz” diyerek sözlerine şöyle devam etti: “Bediüzzaman o zamanki kolektif bir yapı içinde ferdiyeti öne çıkarmıştır. Müslümanları tanımlayan temel kavramın islamiyet olduğunu söylemiştir."
Doç. Dr. Yıldız, Bediüzzaman’ın Kürtleri de ciddi bir şekilde eleştirdiğini ifade ederek şunları anlattı: “O dönemdeki Kürtlere de 'Siz hâkimiyet kanatlarınızı tüm Müslümanlar için açmalısınız. Kendinizi sadece Hakkâri ve Diyarbakır’da olan bir Kürt olarak düşünmeyin. Siz büyük bir Müslüman toplumunun parçasınız. Ona göre ölçün biçin ve tartın' dediğini görüyoruz"
Yıldız, Bediüzzman’ın çok tartışılan “Bizi atıl tutan ve zayıf tarihselliğin sebebi nedir? Teknolojiyi neden biz üretemiyoruz? Askeri ekonomik alanda neden geriledik? Biz ne yaptık da bu ataletten nasıl kurtulacağız” gibi sorulara 9 düşman sıralayarak Ayeti kerime ve hadislerle cevap verdiğini bildirdi.
Moral Haber