Nil Gülsüm'üm haberi:
Güneydoğu’nun etkili kanaat önderlerinden ve Risale-i Nur’u Kürtçeye çeviren Mele Feyzi Güzelsoy, çözüm için atılan adımları değerlendirdi: Kürtler ve Türkler bin yıllık kardeşliğin ardından tefrik edilemezler.
Hükümetin çözüm için attığı adımların Güneydoğu’da büyük bir memnuniyet oluşturduğunu söyleyen Güzelsoy, çözüm için atılan adımların ilk meyvesinin de Paris’ten gelen cenazeler için yapılan törende görüldüğünü söyledi.
Umut ışığı doğdu
Güzelsoy, “Müslüman olan ve Türklerle bin yıllık kardeşliği bulunan Kürtlerin bu topraklarda Türklerle beraber kardeşçe yaşamalarının önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Ancak bundan yüz yıl önce yapılan bir takım hatalar vardır. Mevcut hükümetimiz de bunun farkına varmış ve o hataları tamir etmeye çalışmaktadırlar. Bunun olumlu etkisini görmekteyiz. En son gerçekleşen cenaze töreninde hükümetin çözüm için attığı adımların meyvelerinin toplanmaya başladığını gördük. Artık Kürtlerle Türklerin huzur içinde birlikte yaşabilecekleri fikri geniş kesimler tarafından düşünülmektedir. Bir umut ışığı doğmuştur. Çözüm isteyen kişiler attığı adımlardan dolayı devlet reisini ve bu süreci başlatanları tebrik ediyorlar” dedi.
Aynı dine inanıyoruz
Çözüm için atılan adımlarla Güneydoğu halkında güzel duygular oluşmaya başladı diyen Mele Feyzi, “Güneydoğu halkı Müslümandır, İslam’a çok güzel hizmetlerde bulunmuşlardır. Ayrıca Güneydoğu’daki Kürtler kadar Türk dünyasına yakın olan başka bir millet de yoktur. Kürtler ve Türkler arasında çok büyük bağlar bulunmaktadır. Aynı dine inanmanın yanı sıra birbirlerinin dillerini bilirler, birbirlerinden kız alıp vermişlerdir” şeklinde konuştu.
Nurani hava esecek
Sorunların çözüme kavuşma vaktinin geldiğini ve çok güzel bir havanın estiğini söyleyen Mele Feyzi, “Kürtler artık bu çatışmadan, kavgadan bıktılar, vicdan azabı çekiyorlar. Bir an önce bu sorunun çözülmesini istiyorlar. Aynı şekilde Türk kardeşlerimizde bu kavganın bir önce çözüm bulmasını istiyorlar. Artık bu sorunların bitme vakti gelmiştir. İnanıyorum ki sorunlar çözülecek ve nurani bir hava esecektir. Biz çok ümitliyiz” diye konuştu.
Hükümet çok samimi
Mele Feyzi Güzelsoy sadece Türkiye’deki değil komşu ülkelerdeki Kürtlerin de Türk dünyasını çok sevdiğini belirtti. Güzelsoy, “Türkiye’deki Kürtlerin yanı sıra sınır dışında, başka ülkelerdeki Kürtler bile bütün ruh-u canlarıyla Türklere taraftardırlar. Şu anda Irak Kürdistan’ındaki Kürtler kendilerini Türk dünyasına yakın hissedip, Türk dünyasının bayrağını dikmenin arzusundadırlar. Çünkü ortada göz ardı edilemeyecek kadar büyük bir kardeşlik bulunmakta. Allah’ın izniyle tahribatlar büyümeden güzel bir tamirat gerçekleşecek. Hükümetin başındaki zatlar sorunun çözümü konusunda çok samimidirler” ifadelerini kullandı.
Üstad uyarmıştı
Geçmişte Said Nursi’nin siyasetçileri uyardığını ancak bu tavsiyelere uyulmaması sonucunda sorunun bu noktaya geldiğini ifade eden Güzelsoy, “Üstad, Cumhuriyetin ilk kurulduğu yıllarda TBMM’de yaptığı konuşmasında bu tehlikenin boyutuna dikkati çekmiştir. O dönemde Üstada kulak vermeyenler çok büyük hata yaptılar. Şu an var olan tablo, ortaya çıkan sıkıntılar da o yıllarda yürütülen yanlış siyasetin ürünüdür. Allah’ın izniyle Hazreti Üstad, o zamanki tavsiyeleriyle şimdi kardeşliğin yeniden inşasına katkıda bulunacaktır” şeklinde konuştu.
Ayrı devlet istemek intihardır
“Kürtlerin hiçbir zaman ayrılık gibi bir fikre kapılmaması gerekir” diyen Mele Feyzi sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Kürtlerin ayrı bir devlet teşkil etmeleri Kürtler için intihardır. Ve Kürtlerin bu fikirde olmadıkları kanaatindeyim. Bu konuda hem istatistikler böyle gösteriyor, hem de bizim halkta gözlemlediğimiz durum budur. Kürtler ruh-u canlarıyla birlikte Türklerle birlikte yaşamak istiyorlar. Bu devlet, hem Kürtlere hem de Türklere yetiyor. Türklerin bin yıllık bir devlet tecrübesi ve birikimi bulunmaktadır. Kürtlerin hiçbir zaman ayrılık gibi bir fikre kapılmaması gerekir. İç-dış mihraklar Kürtleri ve Türkleri ayırmak için ellerinden geleni yapmaya devam edecektir. Ancak Allah’ın izniyle devletin şefkatkar elini uzatması, Güneydoğu’ya yatırımlar yapmasıyla hiçbir odak bu ayrılık fikrini gerçekleştirmeye imkan bulamayacaktır.”
Milat Gazetesi