Said Nursi ve Mevlana Sempozyumu sonuç bildirisi

Üç gündür devam eden "Uluslararası Said Nursi ve Mevlana Sempozyumu" yayınlanan sonuç bildirisi ile sona erdi

Ahmet Bilgi'nin haberi

RİSALEHABER-KONYA

Üç gündür devam eden "Uluslararası Said Nursi ve Mevlana Sempozyumu" yayınlanan sonuç bildirisi ile sona erdi.

Konya Büyükşehir Belediyesi, Risale Akademi ve AKAV'ın Konya'da düzenlediği "Uluslararası Said Nursi ve Mevlana Sempozyumu" cuma günü açılış programı ile başladı. Cumartesi ve Pazar günleri toplam 14 oturum gerçekleştirildi.

Sempozyuma Türkiye'nin yanısıra, Mısır, Kore, Hindistan, İran, Suudi Arabistan, Ürdün, Sudan, İngiltere, Belçika'dan katılımlar oldu.

Sonuç bildirisi şöyle:

ULUSLARARASI SAİD NURSİ VE MEVLANA SEMPOZYUMU
SONUÇ BİLDİRGESİ

Hz. Mevlana ve Hz. Said Nursi, Anadolu’nun ve İslam Âleminin iki maddi ve manevi istilasına karşı 650 yıl arayla aynı fikri mücadeleyi vermiş mütefekkir şahsiyetlerdir. Bu sempozyum sonunda ortaya çıkan somut teklifler şunlardır:

1-“Ben Onun zamanında gelseydim Mesnevi-i Şerifi, O benim zamanımda gelseydi Risale-i Nur’u yazardı” şeklindeki Bediüzzaman’ın sözlerinin ana fikrinden hareketle, Hz. Mevlana da Hz. Bediüzzaman da insan merkezli düşünceye sahip olup; akıl ve kalbin birlikteliğine önem vermişlerdir.

2-İki Mesnevi (Mesnevi-i Şerif ve Mesnevi-i Nuriye) üzerinde eğitim ve öğretim etkinlikleri başta olmak üzere, okuma salonlarının açılması, bilimsel etkinliklerin yapılması, araştırma ve yayın faaliyetlerinin yürütülmesi ve ortak konular ve ortak metinlerin hazırlanması zarureti öne çıkmıştır.

3-Küresel şiddet başta olmak üzere dünyada yaşanan olumsuzlukların bir göstergesi olarak, insanların daha çok şefkate, daha çok muhabbete ve daha çok merhamete muhtaç olduklarından hareketle, Bediüzzaman Said Nursi’nin Şefkat ve Hz. Mevlana’nın İlahi aşk anlayışının devirlerine göre daha iyi anlaşılmasının sağlanması ve bu zamanda şefkatin ön plana çıkarılarak insanlığa sunulması tüm önemiyle ortadadır.

4-Bediüzzaman’ın Urfa’da vefat etmesi ve öncesinde Hz. Mevlana’yı ziyaretinde bulunmasından hareketle, muhabbetin velisinin yaşadığı Konya ile muhabbetin nebisinin yaşadığı Şanlıurfa’nın kardeş şehir ilan edilmesi çalışması yapılmalıdır.

5-İki Mesnevi içinde Üniversitelerin bünyesinde Enstitülerin kurulması ve bu metinlerin orijinal metinlerinin Farsça ve Arapça okutulması ve özellikle iki Mesnevide yer alan ve Kur’an’ın malı olan ortak kavramların haritalarının çıkarılması çalışması anlamlı olacaktır.

6-Mevlana’nın eserleri ile Bediüzzaman’ın Risale-i Nur’u üzerinde akademik çalışmalar hızla yaygınlaşmalıdır.

7-İki Mesnevi konularının ve temel fikir ve yaklaşımlarının kişisel, kurumsal ve özellikle Aile Danışmanlığı konuları içinde yer alması ısrarla önerilmektedir.

8-İslam Birliği ve evrensel barış ekseninde iki mütefekkirin görüşlerinin öne çıkarılması tüm Müslümanların istifade etmesi adına bir gerekliliktir.

9-Toplumsal dinamiklerimize ve kültürel kodlarımıza uygun bir şekilde, birlikte düşünmeye ve birlikte hissetmeye götüren Kur’anî  muhabbetin geliştirilip şefkatle teçhiz edilmesi gereği önemle vurgulanmıştır.

10-Bir sonraki 2. Mevlana ve Bediüzzaman Sempozyumunun ana konusunun MEVLANA VE BEDİÜZZAMAN’DA AŞK VE ŞEFKAT olması öngörülmüştür.

Özel Haberleri