Said Nursi’nin ittifak, ittihad, uhuvvet sözünü hatırlattı

Bediüzzaman Said Nursi’nin talebelerinden Mehmet Kırkıncı Hocaefendi, yaşayan bir maneviyat önderi.

Osman Yakut'un haberi:

İlerlemiş yaşına rağmen hâlâ etrafındakileri aydınlatma gayretinde. Bu ayın rahmet ve bereket mevsimi olduğunu hatırlatıyor ve toplumun birlik ve beraberliği için dua ediyor.

Oldukça mütevazı bir evi var Kırkıncı Hocaefendi’nin. Burayı medrese gibi kullanıyor. Birçok talebe gece, gündüz ilim ve ibadetleriyle karanlık kümbeti ışıklandırıyor. Kırkıncı Hocaefendi, Üstad Bediüzzaman’ın ve talebelerinin geçmişte yaşadıklarını hem talebelerine hem ziyaretçilerine aktarıyor. Sohbetini dinleyenlere sürekli kardeşlik, birlik ve beraberlik mesajları veriyor. Ramazan’ın birlik ve beraberliğin tesis edilmesi için önemli bir fırsat olduğunu belirten Hocaefendi, Ramazan ayının âlem-i İslam’ın huzur ve saadetine, birlik ve beraberliğine vesile olması için dua ediyor. Bediüzzaman Said Nursi’nin ‘İttifakta kuvvet, ittihadda hayat, uhuvvette saadet vardır.’ sözünü hatırlatan Kırkıncı Hocaefendi şunları söylüyor: “Zira İslam dini, teavün, tesanüt, ittihat, ittifak ve kardeşliğe büyük bir ehemmiyet vermiş ve bunları netice verecek mühim düsturlar ortaya koymuştur. İslam kardeşliğinden meydana gelen tesanüd ve ittifakla büyük bir kuvvet hâsıl olur, bu kuvvetle her türlü nifak ve tehlikenin üstesinden gelinir ve böylece sulh-u umumi temin edilir.”

Ramazan’ın toplumda sosyal bir denge unsuru gibi işlediğini anlatan Kırkıncı Hocaefendi, orucun farklı kesimlerden insanların birbirini anlamasına vesile olduğunu aktararak, “Zengin bir insan aç kalmakla fakirin halini daha iyi anlar. Onlara şefkat eder, yardım elini uzatır. Buna karşılık, fakir de zengine hürmet eder. Böylece, zengin ile fakir arasında tam bir kardeşlik, muhabbet ve hürmet tesis olunur. İçtimai hayat, bir sükûn ve istikrar içinde cereyan eder, sürekli bir ahenk kazanır.” diyor.

Ramazan’ın müminleri koruyan özel bir kalkan olduğunu aktaran Kırkıncı Hocaefendi, şu tavsiyelerde bulunuyor: “Bu ayın feyzi, Müslümanların maneviyatına büyük tesirlerde bulunuyor. Bu ayda yapılan ibadetler çok önemli, çünkü insanları manevi kirlerden arındırır. Cami ve mescitlerde yaşanan renklilik, Ramazan’ı daha da güzelleştirir. Bu ay tövbe kapısıdır. Ramazan’ın Kur’an ayı olduğunu unutmadan çokça Kur’an-ı Kerim okunmalı. Özellikle iftar ve sahur zamanlarında duaların içtenlikle yapılması gerekir.”

Zaman

Nur Talebeleri Haberleri