RİSALEHABER
Bediüzzaman Said Nursi ile görüşen son şahitlerden Tenekeci Abdullah Gayretlioğlu anlatıyor:
"Ben tenekeciyim ya, bir gün Bediüzzaman’ın çay kaşığı kırılmış, baktım Zübeyir (Gündüzalp) geldi. “Üstad’ın selamı var bunu yapıver” dedi.
Bakır, teneke, altın lehim tutar da alüminyum lehim tutmaz. Denedim lehim tutmuyor… Gittim o kaşık gibi yüz paraya bakkaldan bir çay kaşığı aldım. “Bunu götürün Üstad’a verin” dedim.
BU KAŞIK BANA YİRMİ BEŞ SENEDİR HİZMET EDİYOR
Üstad bakmış “Bu benim kaşık değil, ben kendi kaşığımı istiyorum” demiş. Bu sefer Ceylan geldi “Üstad bunu istemiyor kendi kaşığını istiyor” dedi. Ocağı yaktım, tenekeden bir bilezik yaptım, kendi kaşığına sıkıca geçirdim. “Hah tamam bu kaşık bana yirmi beş senedir hizmet ediyor” demiş Üstad.
Şimdiki zamanda adam bugün yiyor, yarın başkasıyla yiyor, hâlbuki israf haram…(Ömer Özcan, Ağabeyler Anlatıyor-5)