Risale Haber-Milli Gazete yazarı Aydın Başar, "Genç kardeşimle sohbet" başlıklı yazısında gençlerin maneviyat büyüklerinin kitaplarını okuması tavsiyesinde bulundu.
Alimler ve ariflerin bize Hz Muhammed'in yolunun sevdalısı olabilmenin imkanlarını, usullerini sunduğunu, hayatımıza yeni bir pencere açtıklarını hatrlatan Başar, Bediüzzaman'ın müzk konusundaki ölçüsünün "müthiş" olduğunu söyledi.
Yazısında bir çok büyük maneviyat aliminin sözlerine yer veren Başar'ın yazısındaki Bediüzzaman'la ilgili bölümler şöyle:
"Hangi müzik senin ruhunu Allah aşkı ile titretiyor, seni mahzunlaştırıyor, kötü duygularını unutturuyor ve sana imanın hazını yaşatıyorsa o müziği dinlemelisin. Bu konuda televizyondaki bazı ilahiyatçıların gevşek ve yumuşatılmış yorumlarına itibar etmemelisin. Bediü'z Zaman Said-i Nursi hazretlerinin bu konuda müthiş bir ölçüsü vardır. O der ki: "Şeriatça bazı savtlar helâl, bazıları da haram kılınmıştır. Evet ulvî hüzünleri, Rabbanî aşkları îras eden sesler, helâldir. Yetimhane hüzünleri, nefsanî şehevatı tahrik eden sesler, haramdır. Şeriatın tayin etmediği kısım ise, senin ruhuna, vicdanına yaptığı tesire göre hüküm alır." (İşarat'l İ'câz, İstanbul, 1999, s.72)
"Bediü'z Zaman Said-i Nursi hazretlerinin gençlere verdiği şu öğütler ile sözlerimi bitiriyorum: "Ey bu vatan gençleri! Frenkleri taklide çalışmayınız! Avrupa'nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adavetten sonra, hangi akıl ile onların sefahet ve bâtıl efkârlarına ittiba edip emniyet ediyorsunuz? Yok! Yok! Sefihane taklid edenler, ittiba değil, belki şuursuz olarak onların safına iltihak edip kendi kendinizi ve kardeşlerinizi i'dam ediyorsunuz. gâh olunuz ki, siz ahlâksızcasına ittiba ettikçe, hamiyet davasında yalancılık ediyorsunuz!.. Çünki şu surette ittibaınız, milliyetinize karşı bir istihfaftır ve millete bir istihzadır!.." (Said Nursi, Mesnevi-i Nuriye, İstanbul, 1999, s 134)