Said Nursi'nin 'Namaz kılanın dünyevî amelleri ibadet hükmünü alır' sözünü destekleyen Hadis var mı?

"Hem namaz kılanın diğer mübah, dünyevî amelleri, güzel bir niyetle ibadet hükmünü alır." Bu cümledeki manayı ders veren bir hadis var mıdır?

Riyâzü’s-Sâlihîn’in "Namaz Bölümü"nden bazı hadisler:

“Gündüzün iki yanında ve gecenin gündüze yakın saatlerinde namaz kıl. Şüphesiz iyilikler kötülükleri giderir.” (Hûd,11/114) anlamındaki âyet nâzil oldu. Adam: "Bu sadece bana mı mahsus yâ Resûlallah?" dedi? Resûl-i Ekrem, “Ümmetimin tamamı içindir.” buyurdular.

“Büyük günahlardan kaçınıldığı müddetçe, beş vakit namaz ile iki cuma (namazı), aralarında işlenen küçük günahlara kefârettir.” (Müslim, Tahâret 14)

"Bir Müslüman, farz namazın vakti geldiğinde güzelce abdest alır, huşû içinde ve rükûunu da tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemedikçe, bu namaz önceki günahlarına kefâret olur. Bu her zaman böyledir." (Müslim, Tahâret,7)

"Kim sabah akşam camiye gider gelirse, her gidip gelişinde Allah Taâlâ o kimseye cennetteki ikramını hazırlar." (Buhârî, Ezân 37; Müslim, Mesâcid 285)

"Bir kimse evinde güzelce temizlenir, sonra Allah'ın farzlarından bir farzı yerine getirmek için Allah'ın evlerinden birine giderse, attığı adımlardan her biri bir günahı silip yok eder; diğer adımı da onu bir derece yükseltir." (Müslim, Mesâcid 282)

"Yatsı namazını cemaatle kılan kimse, gece yarısına kadar namaz kılmış gibidir. Sabah namazını cemaatle kılan kimse ise, bütün gece namaz kılmış gibidir." (Müslim, Mesâcid 260)

Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin, "Hem namaz kılanın diğer mübah, dünyevî amelleri, güzel bir niyetle ibadet hükmünü alır." (Sözler, Dördüncü Söz) hükmünü, bu gibi ayet ve hadislerin hem umumî manasından hem de işarî manalarından çıkardığı muhakkaktır.

Bu konuda Bediüzzaman Hazretlerinden birkaç hatıra:

1. Üstadımız Bedîüzzaman Hazretleri ile birlikte, bir gün Eskişehir’deki Yıldız Otelinde bulunuyorduk. Şeker Fabrikasından yanına gelen birkaç işçi ve ustabaşına kısaca dedi: “Siz, farz namazlarınızı kılsanız o zaman fabrikadaki bütün çalışmalarınız ibadet hükmüne geçer. Çünkü milletin zarurî ihtiyacını temin eden mübarek bir hizmette bulunuyorsunuz.”

2. Yine bir gün, Eğirdir yolu altında oturmuş Rehber’i okuyorduk. Tren yolunda çalışan birisi geldi. Ve Üstad, ona da aynı şekilde: "Feraizi eda edip kebairden çekilmek şartıyla bütün çalışmalarının ibadet olduğunu, çünkü on saatlik bir yolu bir saatte kestirmeye vesile olan tren yolunda çalıştığından mü’minlere, insanlara olan bu hizmetin boşa gitmeyeceğini, ebedî hayatında sevincine medar olacağını" ifade etmiştir.

3. Hem Barla hem Isparta hem Emirdağ’da çobanlara derdi: “Bu hayvanlara bakmak, büyük bir ibadettir. Hattâ bazı peygamberler de çobanlık yapmışlar. Yalnız siz farz namazınızı kılınız, tâ hizmetiniz Allah için olsun.”

4. Yine bir gün, Eğirdir’de elektrik santralının inşasında çalışan amele ve ustaya: “Bu elektriğin umum millete büyük menfaati var. O umumî menfaatten hissedar olabilmeniz için farzınızı kılınız. O zaman bütün sa’yiniz, uhrevî bir ticaret ve ibadet hükmüne geçer.” demiştir. (Tarihçe-i Hayat)

Sorularla Risale

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.

Bediüzzaman Haberleri