Salavatla selamı zikretmenin sırrı nedir?

Günün Risale-i Nur dersi

Bismillahirrahmanirrahim

Sual: Salâvatın bu kadar kesretle hikmeti ve salâtla beraber selâmı zikretmenin sırrı nedir?

Elcevap: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma salâvat getirmek, tek başıyla bir tarik-i hakikattır. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm nihayet derecede rahmete mazhar olduğu halde, nihayetsiz salâvata ihtiyaç göstermiştir. Çünkü, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm bütün ümmetin dertleriyle alâkadar ve saadetleriyle nasibedardır. Nihayetsiz istikbalde, ebedü’l-âbâdda, nihayetsiz ahvâle mâruz ümmetin, bütün saadetleriyle alâkadarlığının ihtiyacındandır ki, nihayetsiz salâvata ihtiyaç göstermiştir.

Hem Resul-i Ekrem hem abd, hem resul olduğundan, ubudiyet cihetiyle salât ister, risalet cihetiyle selâm ister ki: Ubudiyet halktan Hakka gider, mahbubiyet ve rahmete mazhar olur. Bunu es-salât ifade eder. Risalet Haktan halka bir elçiliktir ki, selâmet ve teslim ve memuriyetinin kabul ve vazifesinin icrâsına muvaffakıyet ister ki, selâm lâfzı onu ifade ediyor.
Hem biz seyyidinâ lâfzıyla tabir ettiğimizden, diyoruz ki: Ya Rab! Yanımızda elçiniz ve dergâhınızda elçimiz olan reisimize merhamet et ki, bize sirayet etsin. (Barla Lâhikası)

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَرَسُولِكَ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَصَحْبِهِ اَجْمَعِينَ

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
abd : kul
ahvâl : haller, durumlar
alâkadar : alâkalı, ilgili
Aleyhissalatü Vesselâm : Allah’ın salât ve selâmı onun üzerine olsun
cihet : yön, taraf
dergâh : Allah’ın yüce katı
ebedü’l-âbâd : sonsuzların sonsuzluğu, âhiret
es-salât : Peygamberimiz için yapılan dua
Hak : her şeyi hakkıyla yaratan, varlığı hak olan ve her hakkın sahibi olan Allah
hikmet : sır, incelik; fayda, gaye
icrâ : yürütme, yerine getirme
istikbal : gelecek
kesret : çokluk
lâfız : söz, kelime
mahbubiyet : sevgili olma
mâruz : birşeyin tesirine uğrama
mazhar : erişme, nail olma
memuriyet : memurluk, görevlilik
mesâil-i müteferrika : çeşitli meseleler
muvaffakiyet : Allah’ın yardımıyla başarılı olma
nasibedar : hissedâr, pay sahibi
nihayet : son
nihayetsiz : sonsuz
rahmet : İlâhî şefkat ve merhamet
reis : önder, rehber; Hz. Muhammed (a.s.m.)
resul : elçi, peygamber
Resul-i Ekrem : Allah’ın en şerefli ve değerli elçisi olan Hz. Muhammed (a.s.m.)
risalet : elçilik, peygamberlik
saadet : mutluluk
salât : Peygamberimiz (a.s.m.) için yapılan dua
salâvat : Peygamberimize (a.s.m.) edilen rahmet ve esenlik duaları
selâmet : esenlik, güven
seyyidinâ : efendimiz
sirayet etme : yayılma, geçme
tarik-i hakikat : hakikat yolu
ubudiyet : kulluk
ümmet : Hz. Peygambere (a.s.m.) inanıp onun yolundan giden mü’minler
ya Rab : ey Rabbimiz; ey herbir varlığa muhtaç olduğu şeyleri veren, onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran Allah’ım
zikretme : anma, söyleme

Risale-i Nur Haberleri