Sen neymişsin be “AB”!

Ekrem KILIÇ

Yeryüzünün iki mühim dîni, İslâmiyet ile Hristiyanlık arasındaki binlerce yıllık münâferet seninle sona erecekmiş. Müslümanları ortadan kaldırmak, İslâm diyarlarını ellerinden almak, bu inançta olanları esirleştirmek için yüzyıllar boyu düzenlenen haçlı seferleri senin sâyende bitecek; bu esnâda zulüm gören milyonlarca insanın rûhâniyetinden ve vârislerinden özür dilenecekmiş. İkinci Avrupa’nın mazlum milletlere yaptığı bütün tecâvüz ve haksızlıklar son bulacak, İnsan Hakları Adâlet Dîvânı’nda hak sâhiplerine tazmînat ve tarziye verilecekmiş.

İnsanlar, fakîr ve sefîl olmaktan kurtulacak; hakça kazançlar hakça paylaşılacakmış. Yetimlerin gözyaşı, kimsesizlerin âhı, hastaların iniltisi, güçsüzlerin tazallumu senin ipek temâsınla, mesîhî nefesinle giderilecekmiş. Kavî zâlimler kahhâr bir yumrukla, zayıf mâsumlar şefîk bir el ile okşanacakmış. Beşeriyet râhata kavuşacak, kimsenin istismârına meydan verilmeyecek, cennet hayâtı gibi bir barış havası bütün cihâna hâkim olacakmış.

Daha önceleri toplulukları kolayca yönetebilmek ve birbiriyle vuruşturmak için, şeytanın ilhâmı ile tarafınızdan îcât edilip halklara aşılanan ırkçılık ve kabîlecilik, beşer târihinin utanılacak levhalarının ibret alınması için seyredileceği engizisyon müzesine kaldırılacakmış. Bölünme ve parçalanma yerine, birlik ve kaynaşma ikàme edilecekmiş. Bütünlük ve kardeşlik duyguları uyandırılacak; teknoloji sâyesinde bir köy hükmüne gelen dünyaya dirlik ve düzen hükmedecekmiş.

Mânevî duyguları ortadan kaldırmak için, semâvî sadâyı susturmak için, ilâhî nizâmı çökertmek için ihtirâ edilen laiklik, gerçek anlamında uygulanacak ve devlet başta olmak üzere, kimse kimsenin ne inancına, ne inandığı gibi yaşamasına karışmayacakmış. Eski alışkanlıkla karışmaya kalkanın da alnı karışlanacakmış.

Elindeki makasla olmamak şartıyla, gönlüyle ve diliyle zülf-i yâre dokunmak serbest olacakmış. Kalemin ucuyla, fırçanın püskülüyle, yazının hattıyla; kâğıtlı, sözlü, elektronik her türlü kelâma hürriyet verilip düşüncenin ve dilin prangaları parçalanacakmış. Düşündün, yazdın, çizdin, konuştun, kaşla gözle îmâ ettin diye kimseler zindanlara atılmayacakmış.

Dileyenin jaketatay, frak, smokin, rob dö şambr giymesi ve melon, fötr, silindir, kolonyal şapka takması nasıl hoşgörü ile karşılanabiliyorsa; insanlığa yakışmak şartıyla, baştan ayağa her türlü libası isteyenin gönlünce giyilebilmesine, devlet nezdinde bile, nazar-ı müsâmaha ile bakılacakmış.

Toplumun hizmetinde olması gereken bütün kurum ve kuruluşlar eski alışkanlıklarına tövbe ederek; söyleyip uygulamadıkları şu, hâkimiyetin kayıtsız şartsız millette olduğu terânesini, samîmiyetle kabul ve harâretle her türlü davranışta tatbik edeceklermiş. “Burası kamu alanı başını aç da gel, bunlar kamu talanı gözünü aç da al, bunlar kamu yalanı kulağını kapat da dal!” denmeyecekmiş. Milyonlar tarafından kazanılan, birilerince yenmeyecekmiş. Vergiler yük değil vazîfe, vazîfeler angarya değil hizmet, hizmetler hâkimiyet değil, ücreti hak etmek için olacakmış.

Milletin efendileri birer yaldızlı şekerle uyutulmayacak, efendilere efendilik taslanmayacak, efendilerin işini görmek için kiralananlar kaba koltuklara yaslanmayacak, hizmetle ışıldaması gereken mafsallar yata yata paslanmayacakmış. Halı kaplı makamlara, yüce yüce masalar ve kasalar dolu mâlikânelere, özel işlerde aslâ kullanılmaması gerekirken görevle ilgi hiçbir işte aslâ kullanılmayan araçlara; kapıcılara, çaycılara, odacılara, kâtiplere, şoförlere, yağcılara, tavcılara, aracılara, tefecilere, iş bitiricilere, danışmanlara, aşırmanlara, çardakçılara, bardakçılara, yardakçılara ihtiyaç kalmayacakmış.

Milletimizin bir eli yağda, bir eli balda, dili hakta, gönlü Hak’da, yüreği serin, nefesi derin, yarını emîn olacakmış. Meğer, sen neymişsin be “AB”!

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.