RisaleHaber-Haber Merkezi
Gazeteci-Yazar Mehmet Paksu, hac izlenimlerini RisaleHaber okurları için kaleme aldı.
İşte Mehmet Paksu'nun yazısı:
Bir büyük ziyafet kuruldu Mekke’de
Davete katılanlar “Ev sahibinin” özel misafiri olmanın imtiyazını yaşıyorlar.
Yürekler tek bir “mana” için çarpıyor.
Arafat vakfesinde rahmetin tecellisine mazhar olmak…
Huzura kabul edilmiş olmanın sevincini yaşamak…
Yüce divanda dururken “Allah bizimledir” bilincini fark etmek…
İbadeti bütün çeşitleriyle idrak edebilmenin şuuru içinde bulunmak…
İşte burada yapılan ibadet renkliği:
1. Günlük elbiselerini çıkarır ihrama bürünür.
2. Kâbe’nin etrafında dönerek tavaf eder.
3. Safa ile Merve arasında sa’y eder, yürür, koşarak “Hervele” yapar.
4. Kana kana zemzem içerek susuzluğunu giderir.
5. Arafat’ta “vakfe” yapar, duruşunu ayarlar.
6. Müzdelife’den topladığı taşları şeytana atarak recmeder.
7. Mina’da kurban keserek kendini Rabbine yaklaştırır.
8. Kâbe’nin etrafında oturur, bu beyti gözüyle seyreder. Gider elini, yüzünü Kâbe’nin duvarına, örtüsüne sürer.
9. Fakirleri verdiği sadakalarla sevindirir.
10. Dünyada ilk defa gördüğü, bir daha görme imkanı olmayan kardeşleriyle selamlaşır.
Bunun gibi onlarca ibadet yapar. Bu ibadet çeşidinin çoğunu hiçbir mekanda, hiçbir zaman, hiçbir şekilde yapamaz, yapma imkanı olmaz.
Burada hacının yaptığı her şey ibadet, her şey sevap, her şey ecir ve mükâfattır.
Sevaplar öyle katlanır, öyle artar, öyle bereketlenir ki, Peygamberimizin müjdesiyle yapılan her ibadetin karşılığı bire yüz bine çıkar.
Muhabbetin, sevginin, kardeşliğin ve barışın canlandığı, hayat bulduğu, yaşandığı bir ortam Mekke’nin her tarafı…
Bir aydan fazla süren bu buluşma, bu beraberlik ve birliktelikte yaşantıları, kültürleri, giyimleri, konuşmaları, renkleri ve ırkları sayıya gelmez farklılıklar arz eden milyonlar en ufak bir kargaşa, karmaşa göstermez, yaşamaz ve yaşatmaz.
1400 senedir milyarlarca insanı getirdiği hakikatlerle eğiten Allah Resulünün mucizesi gün geçtikçe daha da parlayarak devam ediyor.
Hiçbir maddi gücün, hiçbir otoritenin, hiçbir disiplinin başaramadığı, beceremediği, üstesinden gelemediği bu organizeyi manevi tasarrufuyla hayata geçiren Sevgili Peygamberimiz akılların hocası, nefislerin terbiyecisi, kalplerin sevgilisi, ruhların sultanı oldu.
O kadar zahmete ve sıkıntıya, o kadar kalabalığa ve izdihama, o kadar meşakkate ve eziyetlere dayanır, sabrını çatlatan hiçbir olaya yenik düşmez, sabır kahramanı oldukça yücelir, hiçbir olay karşısında panik göstermeden sükûnet bulur, bütün alışkanlıklarını terk ederek yepyeni bir ruh iklimine girer.
Burada yapılan dualar hep müstecap ve makbul…
Hacının kendisi için yaptığı dua…
Ve hacının istediği kimse için yaptığı dua…
Yüzbinler selamlar Mekke’den Türkiye’ye, bütün mü’minlere, bütün kardeşlere…
İçten, gönülden, ruhun derinliklerinden…