Kamu Bilişim Derneği tarafından düzenlenen, Anadolu Ajansının (AA) global iletişim ortağı olduğu, "4. Kamu Bilişim Zirvesi"ne katılan siber güvenlik firmalarından May Cyber Technology Şirketi Kamu Satış Direktörü ve İVME Şirketi Genel Müdürü Fazıl Ekici, dijital dönüşümün hız anlamında hayata katma değer sağlarken siber güvenlik tehditleriyle de önemli bir riski doğurduğunu söyledi.
Bilgi güvenliğinde "Gizlilik, bütünlük ve erişebilirlik" olmak üzere üç sacayağının bulunduğuna dikkati çeken Ekici, dünyada en değerli varlık olan bilginin satılabildiğini, bu noktada ülke verisinin ülkede kalmasının önemli olduğunu bildirdi.
Şirket olarak siber güvenliğe yoğunlaştıklarını vurgulayan Ekici, "10 kullanıcıdan fazla bilgisayar sistemi olan her yapı için siber güvenlik önlemi alınması gerekiyor. Çok büyük kamu kurumları, bakanlıklar, bankalarla çalışıyoruz. Tamamen yerli ve milli ürünler üretiyoruz. Yüzde 91'in üzerinde yerlilik belgemiz var. Dijital dönüşüm hareketinde yerli ve milli yazılım firmalarının global anlamda söz sahibi olması için çalışıyoruz." diye konuştu.
"Dijital dönüşümde Türkiye en önde ülkelerden bir tanesi"
Fast Şirketler Grubu'nun İcra Kurulu Başkanı Haldun Ahmet Sakarya, yerli ve milli sermayeyle kurulan bir şirket olduklarını dile getirdi.
Türk mühendislerden oluşan ekibiyle yerli ve milli kamu kurumsal kaynak planlama yönetim sistemi oluşturduklarına değinen Sakarya, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin dijital dönüşümünde önemli bir rol üstlendik. Kamu kurumlarının analiz ve onların iç haritalarını çıkardıktan sonra onları dijitalleşmeye götürecek bir yapı oluşturduk. Bununla ilgili e-dijital dönüşüm modülleri oluşturduk. Bu dijitalleşmeyle kamu kurumlarının kaynaklarını daha etkin ve verimli kullanmasını sağlamayı amaçladık. Dijital dönüşümde Türkiye en önde ülkelerden bir tanesi. Yazılımlarımızı dünya standartlarında üretiyoruz. Amacımız yerli ve milli üretimle dışa bağımlılığı azaltmak. Yazılımlarımızı uluslararası arenaya taşımak ve bir çok ülkeye ihraç etmeyi hedefliyoruz."
Kotto Bilişim Firması yetkilisi Celal Ünalp ise Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi'nin önlerine koyduğu yol haritası kapsamında "Kendi verimizin kendi ülkemizde kalması" parolasıyla çalıştıklarını söyledi.
Ürünlerinin tamamının yerli ve milli teknolojiyle yapıldığına dikkati çeken Ünalp, "Ülkemizin dijital dönüşümünün yerli ve milli olması en büyük arzumuz. 2023 vizyonu için de en önemli hedeflerinden bir tanesi. Biz de buna yerli yazılımlarımızla katkı yapıyoruz." ifadelerini kullandı.
"Amacımız ithalatı engelleyen ürünler geliştirmek"
Limatek Sistem Genel Müdürü Canan Okutanoğlu da dijital dönüşümün iş yapma biçimlerinin çok daha hızlı, verimli, sorgulanabilir yapıldığı bir dönemde gerekli güvenlik önlemlerinin alınmadığı dönemlerde kurumların kötü amaçlı saldırılara açık hale geldiğini belirtti.
Şirketlerinin dijital veri ve hizmetlere erişimde güvenliğin sağlanması için inovasyonu yüksek, dünya standartlarına uygun güvenlik yazılımları geliştirdiğini aktaran Okutanoğlu, şöyle konuştu:
"Amacımız ithalatı engelleyen ürünler geliştirmek. Bu kapsamda 'LimRAD' markasını yarattık. Biz networke girişte yetkilendirme ve kimliklendirme sunucusu olan 'radius'u kendi kaynaklarımızla geliştirdik. Dünyada altıncı kendi radiusunu yazan ekip bizim ekibimiz. Bunda da asıl amacımız yüksek performanslı donanım maliyetlerini düşürmek amacıyla geliştirilmiş olmasıdır. Yerli ve milli teknoloji üretmekten gurur duyduk. Siber güvenlik alanında başarıyla sağlam adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz. Türk mühendislerinden oluşan teknik ekibimizle çalışıyoruz. Kamuda üretilen bilgiler, veriler çok kritik. Bunların korunması da Türk mühendisler tarafından yapılması için çabalıyoruz."
"Verinin tamamını millileştirmiş durumdayız"
Netdatasoft Firmasından Selçuk Öztaş ise Divvy Drive İçerik Yönetim ve Arşiv Sistemi'ni ülkenin verisinin ülkede, kurumların verisinin de kurumlarda kalması amacıyla geliştirildiğini söyledi.
Öztaş, Divvy Drive sisteminin yatayda ve dikeyde sonsuz büyüyebilen tamamen yerli ve milli kaynaklarla üretilen bir yazılım ürünü olduğunu bildirdi.
Sistemin mevcut teknolojik gelişmelerin bütün açıklarını kapatma hedefinin bulunduğuna işaret eden Öztaş, "Geliştirdiğimiz teknoloji ve mühendislikle dünyadaki hiçbir virüsün bize zarar veremeyeceğini iddia ettik. Bugüne kadar da bu iddiayı gerçekleştirdik. Bir çok kamu kurumunda ürünümüz yaygın şekilde kullanılıyor. Veriyi tamamen millileştirmiş durumdayız. Verinin tamamını Türkiye'de barındırıyoruz. Veriler kriptolu ortamlarda parçalanmış şekilde tutuluyor." değerlendirmesinde bulundu.
Procenne Dijital Güvenlik Firması Ürün Yönetimi Direktörü Kadir Kuğu ise TÜBİTAK desteğiyle yerli ve milli donanımsal güvenlik ürünleri geliştirmek amacıyla kurulduklarını söyledi.
5 yıllık Ar-Ge çalışmalarının ardından bu amaca ulaştıklarını anlatan Kuğu, donanımsal güvenlik modülü denilen ürünü geliştirdiklerini kaydetti.
AA