Doğu Akdeniz'de geleneksel yöntemlerle hazırlanan şifa kaynağı "üzüm pekmezi"nin sofralara uzanan zahmetli yolculuğu başladı.
Osmaniye'nin Kadirli ve Sumbas ilçelerinde kadınlar tarafından toplanan üzümler, tek tek salkımından ayıklanarak pekmez yolculuğu için birçok aşamadan geçiyor.
Toplanıp çöplerinden ayrılan üzümler yıkandıktan sonra kil toprağın yer aldığı çuvallara dolduruluyor.
Çuvalların çiğnenmesiyle çıkan üzüm suyu bir saat kadar odun ateşinde kaynatıldıktan sonra dinlendiriliyor.
Ertesi gün yeniden odun ateşinde kaynatılarak kırmızı renk alan pekmez daha sonra üstü örtülerek güneşte birkaç gün dinlenmeye bırakılıyor.
Ardından kaplara konulan şifa kaynağı pekmez sofralardaki yerini almaya hazır hale geliyor.
Pekmez üreticisi İlknur Karaüce, AA muhabirine, dalında olgunlaşan üzümleri toplayıp komşu kadınlarla bir araya gelerek pekmez yaptıklarını söyledi.
Üzümün binbir zahmetle geleneksel yöntemler kullanılarak pekmeze dönüştürüldüğünü anlatan Karaüce, tadı ve aromasıyla bu lezzetin çok fazla tercih edildiği kaydetti.
Sumbas ilçesinde pekmez üreten Hacer Karakuşlu, genellikle kahvaltı sofralarında tüketilen üzüm pekmezinin, yaz aylarında dağlardan getirilen kar ile karıştırılarak "Karsambaç" olarak da tercih edildiğini anlattı.
Pekmez, şifa deposudur
Diyetisyen Fatma Zehra Avcı, üzüm pekmezinin sağlıklı bir besin olduğunu söyledi.
Pekmezin, bağışıklığı güçlendirdiğini ve yüksek kalsiyum içermesi nedeniyle çocuklara günlük bir yemek kaşığı verilmesi gerektiğini dile getiren Avcı, "Üzüm pekmezi vücut direncini arttırır, iltihap söktürücüdür ayrıca karaciğerin temizlenmesine faydası vardır. Bugünlerde çok ihtiyacımız olan bağışıklığı güçlendiriyor. Yüksek kalsiyum içeriği ve kan yapıcı olması bakımından çocukların büyüme ve gelişiminde ciddi katkısı olduğu için her sabah bir yemek kaşığı tüketilmesi iyi olur." dedi.
Pekmezin tansiyonu da dengelediğini aktaran Avcı, şifa deposu olan bu lezzetin sofralarda mutlaka yer alması gerektiğini kaydetti.
AA