Anadolu'da yaşayıp da gurbette yakını bulunanlar, hazırladıkları kışlıkları otobüslerle göndermeye başladı. Bazı otobüs firmaları bugünlerde yolcudan çok kabak, turşu, reçel, tarhana, soğan, patates, elma çuvalları taşıyor.
Konya'dan İstanbul-Ankara'ya yolcu taşıyan Konset Firması Müdürü Tunay Horasan; İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlere kızını ya da oğlunu ziyarete gidenlerin yanlarında daha çok kuru gıda götürdüğünü söyledi. 35 yıldır otobüsçülük yaptığını anlatan Horasan, her dönemde bu tür gönderilerin olduğunu belirtti ve bu durumun sadece Konya'da değil, Türkiye'nin her ilinde geçerli olduğunun altını çizdi.
Horasan, "Anadolu şehirlerinden gönderilen turşu, soğan, salça, tarhana, erişte, elma gibi yiyecekleri büyük şehirlerde de bulmak mümkün. Maksat, kişilerin gurbetteki yakınlarına 'memleketten' bir şeyler göndererek onların doğduğu topraklarla bağını korumak. Yoksa gurbette yaşayan insanların gönderilen bir kutu salçaya, bir kilo sarımsağa, ya da turşuya ihtiyacı yok. Bu, millet olarak bizim geleneğimizde olan bir sevgi ve yakınlık göstergesi." dedi.
Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Genel Sekreteri Mevlüt İlgin ise otobüslerle gıda göndermenin artık bir gelenek haline geldiğini söyledi. İnsanların gurbetteki yakınlarına ihtiyaç maddelerinden ya da memleketine has ürünlerden az da olsa gönderdiğini anlatan Mevlüt İlgin, vatandaşın bunu da otobüsler vasıtasıyla yaptığını ifade etti.
Karayolu Taşımacılığı Kanunu'na göre, yolcuların en fazla 20 kilo bagaj hakkı olduğunu, ancak Türkiye'de bu kuralı uygulamanın mümkün olmadığını ifade eden İlgin, "İnsanımız tarlasında, bağında yetiştirdiği ürünlerden gurbetteki çoluk-çocuğuna otobüslerle gönderiyor. Firmalar, bu durum gelenekselleştiği için yasaya rağmen vatandaşın paketini, çuvalını taşıyor. İstanbul gibi illere gönderilen gıda maddelerine karşılık büyük şehirlerden de Anadolu kentlerine birçok eşya gönderiliyor. Eğer bir firma yük taşımayı kabul etmezse vatandaş başka bir firmaya yöneliyor." diye konuştu.
İstanbul Konyalılar Vakfı Başkanı Oktay Özaydın da büyük şehirlerde yaşayan insanların çoğunun geldiği şehir veya köyü ile bağının devam ettiğini söyledi. Büyük şehirlerde yaşayan vatandaşların tatillerini kasaba veya köylerinde geçirdiğini anlatan Özaydın, kış öncesi de memlekette hazırlanan tarhana, turşu, salça gibi gıdaların taşradan büyük şehirlere gönderildiğini ifade etti. Özaydın, "Ben de memlekete döndüğümde anneme İstanbul'dan mutlaka bir şey götürürüm. Köylerimizde yaşayan büyüklerimiz, çocukları ister vali olsun, ister başbakan olsun bağında, bahçesinde yetiştirdiğinden mutlaka yesin ister ve bu amaçla büyük şehire paket paket gıda gönderir." şeklinde konuştu.
Kastamonulular Dayanışma Derneği (Kas-Der) Genel Sekreteri Ayhan Kırık ise memleketten bayramlar ve tatil dönüşlerinde ya da kış yaklaşırken gurbette bulunanlara çuval çuval gıda gönderilmesinin yıllardır devam ettiğini söyledi. Kırık, kiminin büyük şehirlerde kardeşine, kiminin oğluna-kızına, kiminin de akrabasına 'memleket kokusu sinmiş' ne varsa gönderdiğini ifade etti. Bu durumun Türk halkına has bir gelenek olduğunu kaydeden Ayhan Kırık, bunun değişmesinin mümkün olmadığının altını çizdi.
Zaman