Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Dr. Fatma Turan ve NP Tıp Merkezi’nden psikiyatri uzmanı Dr. Erman Şentürk toplum arasında ‘zevk hormonu’ olarak bilinen dopamin ve sosyal medya ilişkisini anlattı. Dopaminin, beyinden salgılanan bir kimyasal olduğunu söyleyen Dr. Şentürk, şu bilgileri verdi:
“Genel olarak haz veren eylemlerde bulunulduğu zaman arttığını biliyoruz. Bilişsel işlevlerde de dopaminin çok önemli bir etkinliği var. Beyin için hayati bir kimyasal madde. Davranışsal bağımlılık dediğimiz, yemek bağımlılığı, oyun bağımlılığı, spor bağımlılığı veya sosyal medya bağımlılığı gibi aktivitelerde dopamin normalde olduğundan çok daha yüksek seviyelerde salgılanıyor. Bunun da beraberinde depresif süreci birlikte getirdiğini biliyoruz. Normalde keyif veren aktivitelerde dopamin normal seviyelerdeyken, bağımlılık tarzındaki aktivitelerde normalin çok üzerinde seyrediyor ve bir süre sonra dopamin seviyesinin vücutta yeterli gelmediğini görüyoruz. Bu durumda dopaminin etki edeceği reseptör sayısı da azaldığı için kişi aynı keyfi ve hazzı alabilmek adına o aktiviteyle daha fazla uğraşmaya başlıyor. Bu da tolerans gelişmesine sebep oluyor. Dopaminin normal seviyelerde olması insanı hayata bağlaması anlamında çok değerliyken, normalden fazlası da insanın çeşitli sıkıntılara girmesine sebep oluyor.”
“AŞIRI SOSYAL MEDYA KULLANIMI BAĞIMLILIK KATEGORİSİNDE YER ALIYOR”
Dr. Turan da, sosyal medya ve dopamin arasındaki etkileşimi şu sözlerle aktardı:
“Sosyal medyaya girdiğimiz zaman orada yakınlarımızı, sevdiklerimizi görüyoruz. Algoritmaların getirdiği görsellerle birçok farklı ürünle, kişiyle temas ediyoruz. Kişi iyi hissettikçe miktarı da yükseliyor. Merak duygusuyla birlikte diğer bütün duygularımız tetikleniyor. Örnek veriyorum tanımadığımız bir kişinin bin 500 fotoğrafını hiç üşenmeden saatler boyunca tek tek inceleyebiliyoruz. Neden böyle bir şey ihtiyacı duyuyoruz, çünkü merakla birlikte zevk duygusu artıyor.”
Sosyal medya kullanımının ‘bağımlılık’ kategorisinde yer aldığını kaydeden Dr. Turan, “Madde, sigara, alkol ve kumar bağımlılığı gibi sosyal medyanın kontrol dışı kullanımı da artık bağımlılık sınıfında. Hatta durumun hastaneye yatış sürecine kadar giden sonuçları da oluyor. Çünkü kişi günlük rutinini, yaşamındaki önemli noktaları kaçırıyor. Gerçeklikle arasındaki bağ açılıyor ve gerçeği değerlendirme yetisini kaybediyor” diye konuştu.
“Sosyal medya alışkanlıklarımız dopamin seviyemizin yükselmesine hep bir fazlasını istememize neden oluyor” ifadelerini kullanan Dr. Turan, şunları tavsiye etti:
“Eksikliğinde de de fazlalığında da bazı hastalıklarla karşılaşabiliyoruz. Potansiyelimiz oldukça yüksek. Bu oranı düşürmek için günlük rutinlerimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Günlük ne kadar vaktimi alıyor gibi soruları cevapladıktan sonra aşama aşama sınırlamakta fayda var.”
aa