Risale Haber-Haber Merkezi
Diyarbakır Kültür Merkezi Ders Salonunda düzenlenen üniversite panelinde dünyadaki değişimlerde rolü olan “Sosyal Medya” konusu ele alındı.
Moderatörlüğünü Hilmi Ödemiş’in yaptığı panelde Sosyal Medya ve İletişim başlığını inceleyen Eğitim Fakültesi öğrencisi Hasan Demir iletişimin fıtri bir ihtiyaç olduğunu ve tarihsel süreçte çok farklı araç ve gereçlerle gerçekleştirildiğini belirtti. Sözlerine sosyal medyanın tanımlaması ve kullanımıyla ilgili istatistiksel bilgiler aktararak devam eden Demir, geleneksel medya ve sosyal medya farklarını ele alarak sosyal medyanın erişilebilirlik, kullanılabilirlik, yenilenebilirlik gibi özelliklerinin geleneksel medyayı geride bıraktığını belirterek sunumunu tamamladı.
Sosyal medyanın kişi üzerindeki etkilerini ele alan Mustafa Nacir ise sosyal medyanın kişi için olumlu ve olumsuz taraflarından bahsetti. Ele aldığı yönleriyle sosyal medyanın müfritane irtibatı sağlayabileceğini, demokrasi kültürünün yerleşmesine katkıda bulunabileceğini ve doğru kullanıldığı takdirde sosyalleşmeye katkıda bulunabileceğinin ifade ederken; bunun yanında yanlış kullanımının kişi üzerinde narsistik etkiler oluşturabileceği, kişiyi asosyal hale getirebileceği ve kişinin kendisi ve çevresiyle ilgili mahremiyet sınırlarını bozabileceğini belirterek sözlerini noktaladı.
Üçüncü sunumda sosyal medyanın toplumsal ve siyasal etkilerine değinildi. Sunumu yapan Mehmet Çelik sosyal medyanın Tunus, Libya, Ürdün, Yemen gibi ülkelerde istibdada karşı bir dik duruşu başlattığı ve bunu diğer Ortadoğu ülkelerine yaydığını belirtti. Sosyal medyanın kişiyi siyasal olarak komuta edilmekten kurtardığına değinen Çelik, sosyal medyanın bu gücünün birçok siyasi lider tarafından fark edildiğini söyledi. Siyasilerin bu amaçla sosyal medya ortamlarında seçmenleriyle buluştuğunu örnekleri ile anlattı.
Son sunumda sosyal medyanın nasıl daha doğru kullanılabileceğini değinen Ahmed Yosunkaya sosyal medyanın kullanım amacının etkinliğini doğrudan belirlediğini, sosyal medyayı gündelik ihtiyaçlar için kullanmanın ölçülerine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Sosyal medyaya Bediüzzaman ve talebelerinin oluşturduğu Nur postacıları benzetmesini yapan Yosunkaya sosyal medyanın iman hizmetinin daha çok kişiye ulaştırılmasındaki pratikliğe değinerek sunumunu bitirdi.
Soru-cevap faslıyla devam eden panelde yöneltilen pek çok soru arasında “Bediüzzaman yaşasaydı sosyal medyayı kullanır mıydı?” sorusu dikkat çekti.
Panel sonrası değerlendirmelerde bulunan yazarlar Abdülkadir Menek ve İsmail Mutlu, panelin profesyonelliğini ve sunumların Risale-i Nur ile ilişkilendirilmesini başarılı bulduklarını dile getirdiler.