Cenab-ı Hak (c.c), En'âm Sûresi 40.-45. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
40-De ki: “Söyleyin bakalım! Eğer size Allah’ın azâbı gelse veya size kıyâmet gelse, Allah’tan başkasına mı yalvarırsınız? Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz (onlara yalvarın bakalım)!”
41-Bil‘akis (dara düştüğünüz her zaman olduğu gibi) yalnız O’na (Allah’a) yalvarırsınız; artık (O da) dilerse (kaldırılması üzere) kendisi için yalvarmakta olduğunuz (belây)ı kaldırır ve (Allah’a) ortak koşmakta olduğunuz şeyleri (o vakit) unutursunuz.
42-And olsun ki, senden önceki ümmetlere de (peygamberler) gönderdik (fakat onlar yalanladılar); bunun üzerine onları sıkıntılar ve zorluklar ile yakaladık. Tâ ki (îmân etsinler ve) yalvarsınlar!
43-Hiç olmazsa onlara azâbımız geldiği zaman (îmân edip) yalvarsalardı! Fakat kalbleri katılaştı ve şeytan onlara yapmakta olduklarını süsledi (câzib gösterdi).
44-Buna rağmen kendisiyle nasîhat edildikleri şeyleri unutunca, üzerlerine herşeyin (bütün ni‘metlerin) kapılarını açtık (ve kendilerini bollukla imtihân ettik). Nihâyet kendilerine verilenler yüzünden (tam) ferahlandıkları zaman, onları ansızın yakaladık; bir anda hepsi ümidsizliğe düşen kimseler oldular.
45-Böylece, zulmeden kavmin kökü kesildi. Hamd ise, âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur!