Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Kamer Sûresi 40-49. ayetlerinde mealen şöyle buyuruyor:
40-Şânım hakkı için, (biz) Kur’ân’ı nasîhat alınsın diye kolaylaştırdık; fakat bir nasîhat alan var mı?
41-And olsun ki, Fir‘avun ehline de (Allah’ın azâbından haber veren) korkutucular geldi.
42-(Onlar) mu‘cizelerimizin hepsini yalanladılar; bunun üzerine (biz de) onları azîz ve muktedir bir kimsenin yakalayışı ile yakalayıverdik!
43-(Ey Mekkeliler!) Sizin kâfirleriniz onlardan daha mı hayırlıdırlar? Yoksa kitablarda sizin için (azabdan) bir berâet (kurtuluş haberi) mi var?
44-Yoksa: “Biz, (birbirimize) yardım eden bir topluluğuz!” mu diyorlar?
45-O topluluk yakında (Bedir’de) bozguna uğratılacak ve arkalarını dönüp kaçacaklardır.
46-Hayır! Onlara va‘d olunan (asıl azab vakti) kıyâmettir; çünki kıyâmet, daha dehşetli ve daha acıdır!
47-Şübhesiz ki günahkârlar, bir dalâlet ve çılgın bir ateş içindedirler.
48-O gün yüzleri üstü ateşin içine sürüklenirler. (Onlara:) “Sakarın (Cehennemin) dokunuşunu tadın!” (denilir.)
49-Şübhesiz ki biz, herşeyi (Levh-i Mahfûz’da yazılmış) bir kadere göre yarattık.