Tarihi mekanlar ruh sağlığında etkili

Dilşikar Hatun tarafından 432 yıl önce yaptırılan Dilşikar Hatun Hamamı, Manisa Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tedavi gören hastalara şifa oluyor.

Dilşikar Hatun tarafından 432 yıl önce yaptırılan Dilşikar Hatun Hamamı, Manisa Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tedavi gören hastalara şifa oluyor.

Manisa Alaybeyi Ferhat Ağa'nın eşi Dilşikar Hatun tarafından 432 yıl önce yaptırılan Dilşikar Hatun Hamamı, Manisa Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tedavi gören hastalara şifa oluyor.

Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Ahmet Ayer, 2006 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılan Dilşikar Hatun Hamamı'nın, Rehabilitasyon ve Toplum Sağlığı Merkezi haline dönüştürüldüğünü ve hasta kabulüne başladıklarını bildirdi.

Hastanede tedavi gören şizofreni ve psikotik bozukluğu bulunan hastaların, kendilerine verilen bir heyet raporuyla Dilşikar Hatun Hamamı Rehabilitasyon ve Toplum Sağlığı Merkezi'nden ücretsiz olarak yararlanmaya başladıklarını anlatan Ayer, şu bilgileri verdi:

''Tarihi hamam 432 yıl önce Manisa Alaybeyi Ferhat Ağa'nın eşi Dilşikar Hatun tarafından yaptırılmış. Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olan bu hamam, 2006 yılında onarıldı ve hastanemize tahsis edildi. Hastalarımızı burada ağırlıyoruz. Bu hastalar daha önce tedavilerinin ardından evlerine gidiyor ve toplum içine karışmıyorlardı, kısıtlılık içindeydiler. Ancak depresyon hastalarımız, panik atak hastalarımız, alkol ve madde bağımlısı hastalarımız ile çocuk hastalarımız, tedavilerinin ardından rahatça topluma karışabiliyorlardı. Okula gidebiliyor, her türlü toplumsal aktiviteye katılabiliyorlardı.

Şizofreni ve psikotik bozukluk grubunda olan hastalarımız ise hastalığın kendilerine getirdiği algı kaybı ve toplumsal ilişkilerin bozulması nedeniyle kendisine bir takım imkanlar oluşturamıyordu. Bu nedenle bakanlığımız, kendisine çevre oluşturmada yetersiz olan ve her vesileyle toplumun dışında kalan şizofreni ve psikotik bozukluğu olan hastalarımız için böyle bir ortam oluşturduk.''

''TARİHİ MEKAN HASTALARA HUZUR VERİYOR''

Merkezde hastaların günlük yaşamı öğrendiğini, normal günlük aktivitelerini yerine getiren insanlardan farklarının kalmamasına çalıştıklarını dile getiren Ayer, hastaların burada gazete okuduğunu, ailelerin hastalıkla ilgili eğitim aldığını ve hastalığın kişiye kaybettirdiklerini kazandırmaya çalıştıklarını kaydetti.

Rehabilitasyon çalışmalarıyla, el becerileriyle, okuma aktiviteleriyle, müzik dinletileriyle hatta bir takım uğraşı tedavileriyle bunları sağlamaya gayret ettiklerini bildiren Ayer, Manisa'da bu şekilde 560 aile bulunduğunu ve bunlardan 200'üne ulaşabildiklerini ifade etti.

Merkezden yararlanan hastalar ve ailelerinden ücret alınmadığını, hem hastaya hem de ailesine her türlü destek ve eğitimin verildiğini belirten Ayer, sözlerine şöyle devam etti:

''Tarihi mekan hastalara huzur veriyor. Tarihi dokusu, bir kompleks halinde olması, şehirden uzakta ve sessizlik içinde bulunması bizim hoşumuza gitti. Bu doğal mekanların insanlarda bir tarihi dokuyla birlikte geçmişten bugüne yolculukta bir bütünlük oluşturucu, içten gelen sevgi oluşturucu, bir hayranlık oluşturucu etki etkileri her zaman oluyor. Bunu camilerimizde ve bir takım tarihi mekanlarda hep görüyoruz. Zaten toplumsal bağlantı bozukluğu olan hastalar için burası alelade bir binadan daha yararlı.''

Hastanenin psikiyatri uzmanlarından Dr. Arzu Dalmış da hastaların burada hem sosyalleştiğini, hem huzur bulduğunu ifade etti.

Hastane ortamında hastaların, hasta olduklarıyla sürekli yüzleştiğini, tedavideki temel amacın, hastalıkla ilgili aktif bulguların yok edilmesi olduğunu sildiren Dalmış, ''Hastamız insan olduğunun, birey olduğunun farkına varmaya başlıyor'' dedi.

Haber7

Toplum Haberleri