Risale Haber-Haber Merkezi
Yusuf Kaplan, Müslüman toplumların toparlanmasının âlim, ârif ve hakîm şahsiyetlerin yetiştirilmesinden geçtiğini söyledi.
Türkiye'de "zihin-özürlü" dediği entelijansiya tarafından çarpık anlaşılan konulardan biri nin medrese konusu olduğunu belirten Kaplan, Yeni Şafak'taki yazısında "medrese, yaklaşık bin küsur yıl İslâm medeniyetinin temellerini atan bir eğitim kurumunun adı. Ve İslâm medeniyetinin geliştirdiği, medeniyeti yeşerten, filizlendiren ve geliştirerek yeni ufuklara eriştiren özgün bir eğitim modeli. Bizim tarihte geliştirdiğimiz eğitim modeli, esas itibariyle medrese ve tekke modelidir" dedi.
Medrese ile tekke arasında varolduğu zannedilen ayrışma ya da çatışmanın olmadığınıa dikkat çeken Kaplan, "Medrese ile tekke arasında çatışma olduğu iddiası modern zihnin iğdiş ettiği zihinlerin ürettikleri boş bir hurafeden başka bir şey değildir. Zira medrese ile tekke, İslâm medeniyetinin biri ilim kapısına, diğeri irfan kapısına açılan iki ayrı kutbunu ve ufkunu temsil eder" şeklinde yazdı.
Kaplan, yazısını şöyle sürdürdü: "Müslüman toplumlar, eğer yeniden toparlanacaklarsa ve tarihe tarihi yapacak bir aktör olarak gireceklerse, bunun öncelikli yolunun, 'entelektüel' tipinden değil, âlim, ârif ve hakîm şahsiyetlerinin, yeni Gazâlî'lerin, İbn Sina'ların, Mevlânâ'ların, İbn Arabî'lerin, İbn Teymiye'lerin, Ebu Hanife'lerin, Itrî'lerin, Şeyh Galiplerin, Bediüzzaman'ların yetiştirilmesinden geçtiğini iyi bilmeliler."