Kişinin, gerekli şartları taşımadığı, yahut dikkate alınan kriterler itibarıyla daha layık olan birileri bulunduğu hâlde, bazı kimseleri aracı kılarak hak etmediği bir yere gelmesi dinen caiz değildir.
Torpil yapma konusunun bazı yönleri şöyledir:
1. Hakkı olmadığı hâlde bir şeyi elde etmek. Bu durum, elde edilen şeyin gerçek hak edenine karşı bir zulümdür. Dolayısıyla bir kul hakkıdır.
2. Hakkı olan bir şeyi, ancak araya adam koymak suretiyle elde etmeye çalışmak. Bu durum caizdir. Çünkü, hak ettiğine inandığı bir şeyi normal yolla elde etmek zor olduğu için, kendi hakkını gücü yeten birilerinin eliyle elde etmeye çalışmaktır. Burada kul hakkı diye bir şey yoktur. Çünkü, liyakat sahibi olduğu hâlde hak ettiği görevi alamayan kimselere yardımcı olmak ise iltimas / torpil niteliği taşımaz.
3. Kişi hakkı olmadığı bir işe torpil yaparak girerse, kul hakkına girmiş olsa da kazancı çalışmasının hakkını vermesi şartıyla haram olmaz. Çünkü bu parayı çalıştığının karşılığı olarak almaktadır. Fakat hak etmediği bir göreve iltimas yoluyla gelip hem de bulunduğu görevin gereklerini yerine getirmeyen veya getiremeyen, kişinin alacağı maaş helal olmaz.
4. Torpilin caiz olması için, torpil olmaksızın hiçbir şekilde hakkını alamaması ve kendisinin de bunu hak etmiş olması şarttır. Bu şekildeki bir muamelenin adı "torpil" değil "hakkını koruma" olur. Örneğin, atanacak kadar puanı yüksek olduğu hâlde ve diğer şartları da daha iyi olduğu hâlde, kendisinden daha aşağıdaki birisi torpille önüne geçecekse, o zaman (kendi hakkını korumak için) torpil yapması caiz olur. Aksi hâlde caiz olmaz.
Sorularla İslamiyet