Kirazlık Mahallesi'ndeki Küçük Sanayi Sitesinde dükkanı bulunan 56 yaşındaki Necati Sinan, AA muhabirine, geçmiş yıllarda özellikle de köylerde ev, samanlık ve ahır kapılarında çelikten yapılmış büyük anahtarlı kara kilitlerin kullanıldığını söyledi.
Doğup büyüdüğü İshaklı köyü sakinleri gibi dedesinin de demir döverek imal ettiği kara kilitleri satarak ailesini geçindirdiğini anlatan Sinan, babasının da aynı mesleği sürdürdüğünü ifade etti.
Sinan, ilkokulu bitirdikten bir süre sonra mesleği babasının yanında öğrendiğini dile getirdi.
Kara kilitleri geçmiş yıllarda körüklü kömür ocağında dövülen demirden makine kullanmadan yaptıklarını ve çok zorluk çektiklerini belirten 4 çocuk babası Necati usta, gelinen süreçte makineleşmeden dolayı zahmetinin azaldığını aktardı.
Sinan, kara kilitlerin diğer kilitlere göre daha sağlam olduğunu belirterek, "Yedi parçadan oluşan kilit, aşağı yukarı 10 aşamadan geçerek hazırlanıyor. Küçüğü 16 santimetre, büyüğü de 18 santimetre olarak iki tür kilit üretiyoruz. Ürettiğimiz kilitleri toptancılara veriyoruz. Samsun, Giresun, Trabzon, bu bölgelere veriyoruz. Halen daha devam ediyoruz, yine de devam edecek." dedi.
Dede ve baba mesleğini çok sevdiğini anlatan Sinan, "Mesleği devam ettiren yok. Köyümüzde evvelden çok kişi yapardı, şu anda kala kala ben kaldım. Sanatımı sevdiğim için bu zamana kadar devam ettim, bundan sonra da Allah sağlık verdiği sürece devam edeceğim. Benden sonra da oğlum Osman devam edecek, o da mesleği benim yanımda öğrendi." diye konuştu.
Necati Sinan, mesleği sayesinde bugüne kadar kimseye muhtaç olmadığını kaydederek, "Allah'a şükür geçimimi sağladım, çocuklarımı okuttum, dükkanımı, evimi de bu kilitle aldım. Bu mesleği seçtiğim için hiç pişman değilim, başkasının yanında çalışamazdım." ifadelerini kullandı.
Kara kilidin yapım aşamalarını da anlatan Necati usta, şöyle devam etti:
"Günde ortalama 10, ayda da yaklaşık 300 kilit yapıyorum. Daha çok yaylaya çıkış ve dönüş zamanlarında, yani yaz aylarında satılıyor. Kırılanı, bozulanı olursa yenisini almak mecburiyetindeler ama yağladıktan sonra buna bir şey olmaz, bunu bozamazsın. Bu kilitlere tek anahtar yaparız. Büyük olduğu için anahtarı taşıması zor, genelde bir taşın altına koyarlar."
Gençlere meslek öğrenmeleri tavsiyesinde bulunan Necati Sinan, sanatının kaybolmasını istemediğini, Vakfıkebir Belediyesince kara kilide coğrafi işaret belgesi alınması için çalışma yürütülmesi dolayısıyla da memnuniyet duyduğunu belirtti.
Kara kilide coğrafi işaret belgesi alınması için çalışma yapılıyor
Vakfıkebir Belediye Başkanı Muhammet Balta, geçmişten gelen değerleri yaşatmaya çalıştıklarını, bu kapsamda Vakfıkebir'in meşhur ekmeği ile külek peynirinin coğrafi işaretini aldıklarını söyledi.
Eskiden İshaklı köyünde hemen hemen her evde kara kilit üretildiğini anlatan Balta, şunları kaydetti:
"Geçmişte evlerimizin, mereklerimizin (samanlık), serenderlerimizin, ahırlarımızın kapıları bu kilitle beraber korunuyordu. Büyük anahtarları olan, şimdi cebimize attığımız küçük anahtarlar gibi değil, hepimizin çocukluğunda var olan kilitler ama günümüzde teknolojiye yenik düşmüş, tercih azalmış dolayısıyla sadece şuanda Necati ustamız bunu sürdürüyor. Coğrafi işaret alarak da yaşatmak, üretimini artırmak istiyoruz. Kara kilidin tanıtımına katkı sağlamak, bu işten Necati ustanın haricinde de geçimini sağlayan insanlar oluşturmayı da arzu ediyoruz coğrafi işaret başvurusuyla birlikte."
Balta, coğrafi işaret tescilini almak için çalışmaların sürdüğünü vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
"Buna ilişkin hazırlık yapıyoruz, inşallah öyle bir aşamaya geliriz, niyetimiz o, ama olmasa bile çeşitli şekillerde bunu canlı tutmak istiyoruz. Bu bir geleneksel üretim, unutulmaması lazım. Değerlerimizi, geçmişimizi unutmamak lazım, geçmişte insanlar bu işten ekmek yiyorlardı, bugün aslında gene yenebilir, bunlara talep var. Villa yapan ya da köylerde farklı taş evler yapan insanlar bu tür eski aletleri arıyorlar, ciddi paralar da ödeniyor buna. Dolayısıyla bunun duyurusunu yapmak, burada üretildiğini insanların bilgisine ulaştırıp, bu işle uğraşan insanların da geçimini temin etmelerini arzuluyoruz. Ayrıca da unutulsun istemiyoruz bu geleneğimiz göreneğimizin."
aa