Türkiye İstatistik Kurumu, 2023 yılına ilişkin ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerini açıkladı.
Buna göre, ölüm sayısı 2022'de 505 bin 269 iken 2023'te yüzde 4,1 yükselerek 525 bin 814 olarak belirlendi. Ölen kişilerin yüzde 53,9'unu erkekler, yüzde 46,1'ini kadınlar oluşturdu.
Bin kişi başına düşen ölüm sayısını ifade eden kaba ölüm hızı, 2022'de binde 5,9 iken 2023'te binde 6,2'ye yükseldi.
ÖLÜM SEBEPLERİ
Ölümler nedenlerine göre incelendiğinde, 2023'te yüzde 33,4 ile dolaşım sistemi hastalıkları ilk sırada yer aldı. Bu ölüm nedenini yüzde 15 ile iyi huylu ve kötü huylu tümörler, yüzde 13,2 ile solunum sistemi hastalıkları takip etti.
Deprem kaynaklı ölümlerin de yer aldığı dışsal yaralanma nedenleri ve zehirlenmeler kaynaklı ölümlerin oranı geçen yıl yüzde 12,3 oldu. Dışsal yaralanma nedenleri ve zehirlenmeler kaynaklı ölümlerin oranı 2022'de yüzde 3,9 olarak hesaplanmıştı. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde ölen Türk vatandaşlarının sayısı 45 bin 784 olarak kayıtlara geçti.
Dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklı ölümler alt ölüm nedenlerine göre incelendiğinde, ölenlerin yüzde 42,4'ünün iskemik kalp hastalıklarından, yüzde 24,1'inin diğer kalp hastalıklarından, yüzde 18,6'sının serebro-vasküler hastalıklardan kaynaklandığı belirlendi.
İyi ve kötü huylu tümörlerden kaynaklı ölümler alt ölüm nedenlerine göre incelendiğinde, ölenlerin yüzde 29,2'sinin gırtlak ve soluk borusu/bronş/akciğerin kötü huylu tümöründen, yüzde 7,7'sinin kolonun kötü huylu tümörü ile lenfoid ve hematopoetik kötü huylu tümörü kaynaklı olduğu görüldü.
Bebek ölüm sayısı, 2022'de 9 bin 555 iken 2023'te 9 bin 575'e yükseldi. Bin canlı doğum başına düşen bebek ölüm sayısını ifade eden bebek ölüm hızı, 2022'de binde 9,2 iken 2023'te binde 10'a çıktı.
HAZRET-İ AZRAİL, CENÂB-I HAKKA DEMİŞ Kİ: KULLARIN BENDEN ŞİKAYET EDECEKLER, KÜSECEKLER
Ölüm istatistikleri Risale-i Nur külliyatının Lem'alar eserinde geçen bir örneği hatırlattı.
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, haksız şikayetlerin Cenab-ı Hakk'a yönelmemesi için Azrail'in (as) perde olduğunu belirtiyor. Aynı şekilde ölüm sebepleri olan hastalık, kaza ve musibetlerin de şikayetlerin Azrail'e (as) yönelmemesi için perde olduğunu ifade ediyor.
İlgili kısım şöyle:
Hem esbab-ı zahiriyenin (görünürdeki sebepler) diğer bir hikmeti şudur ki: Haksız şekvâları (şikayet) ve bâtıl itirazları Âdil-i Mutlaka (Sınırsız adalet sahibi Allah) tevcih etmemek (yöneltmemek) için, o şekvâlara, o itirazlara hedef olacak esbab vaz edilmiştir. Çünkü kusur onlardan çıkıyor ve onların kabiliyetsizliğinden ileri geliyor.
Bu sırra bir misal-i lâtif (güzel bir örnek) suretinde bir temsil-i mânevî rivâyet ediliyor ki:
Hazret-i Azrail aleyhisselâm, Cenâb-ı Hakka demiş ki: "Kabz-ı ervah (ruhları teslim alma) vazifesinde Senin ibâdın (kulların) benden şekvâ edecekler, küsecekler."
Cenâb-ı Hak, lisan-ı hikmetle ona demiş ki: "Seninle ibâdımın ortasında musibetler, hastalıklar perdesini bırakacağım—tâ şekvâları onlara gidip senden küsmesinler."
İşte, bak: Nasıl hastalıklar perdedir; ecelde tevehhüm (zannedilmek) olunan fenalıklara mercidirler (kaynak). Ve kabz-ı ervahta hakikat olarak olan hikmet ve güzellik, Azrail aleyhisselâmın vazifesine mütealliktir (ilgili). Öyle de, Hazret-i Azrail dahi bir perdedir. Kabz-ı ervahta zahiren merhametsiz görünen ve rahmetin kemâline münasip düşmeyen bazı hâlâta (haller) merci olmak için, o memuriyete bir nâzır ve kudret-i İlâhiyeye bir perdedir.
Evet, izzet ve azamet ister ki, esbab, perdedâr-ı dest-i kudret (Allah'ın kudret elinin önündeki perde) ola aklın nazarında. Tevhid ve celâl ister ki, esbab ellerini çeksinler tesir-i hakikîden.