Türkiye'de lisans mezunu veren 166 üniversitenin akademik performansının sıralandığı ODTÜ University Ranking by Academic Performance Laboratuvarı'nın (URAP) listesinde, Hacettepe ülkenin en iyi üniversitesi olurken, ODTÜ ikinci, İTÜ ise üçüncülüğü elde etti.
Bu yıl, üniversitelerin akademik performansını özetleyen URAP 2019-2020 Türkiye sıralamasında, Clarivate Analytics/InCites ile YÖK'ün yayımladığı veriler kullanıldı. URAP sıralamalarında da binden fazla yazarlı makaleler değerlendirme dışında bırakıldı.
URAP Türkiye sıralamasında geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da yükseköğretimdeki farklılıklar göz önüne alınarak, devlet-vakıf, tıp fakültesi olan-olmayan, 2000 yılı öncesi-sonrası kurulan üniversiteler kendi grupları içinde ayrıca sıralandı.
Bu yıl URAP 2019-2020 Türkiye sıralamasında lisans mezunu veren 108'i devlet, 58'i vakıf olmak üzere 166 üniversite yer aldı. Sıralamada yer alan 166 üniversitede görev yapan öğretim üyesi sayısı 80 bin 282, öğrenim gören öğrenci sayısı ise 2 milyon 373 bin 643 olarak hesaplandı.
Sıralamada yer alan üniversiteler tarafından etki değeri yüksek dergilerde yayımlanan makale sayısı 25 bin 193 oldu. Bu makalelerin yüzde 65'i devlet üniversiteleri tarafından yayımlandı. Sıralamada yer alan üniversitelerin son 5 yılda aldığı toplam 1 milyon 73 bin 559 atfın yüzde 67'si devlet üniversitelerinde gerçekleşti. Öğretim üyesi başına öğrenci sayısı devlet üniversitelerinde ortalama 30,37 iken, vakıf üniversitelerinde 30,20 oldu.
2019-2020 URAP Türkiye sıralamasında Hacettepe Üniversitesi ilk sırada yer aldı. Hacettepe'yi, ODTÜ, İTÜ, İstanbul, Koç, Ankara, Boğaziçi, Ege, Bilkent, Gebze Teknik, Gazi, Yıldız Teknik, Sabancı, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, Atatürk, Bezm-i Alem Vakıf, Erciyes, Marmara, Dokuz Eylül ve Selçuk üniversiteleri izledi.
Türkiye sıralamasında ilk 20 üniversitenin durumu incelendiğinde Koç Üniversitesi, son yıllarda hızla ilerleyerek 5. sıraya, Yıldız Teknik Üniversitesi de son dönemde ilerleme göstererek 12. sıraya yükseldi.
"Yağmacı dergi kararı, üniversitelerin geleceği için çok yararlı"
URAP Koordinatörü Prof. Dr. Ural Akbulut, sıralamaya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, URAP'ın hem dünya hem de Türkiye sıralaması yaptığını hatırlattı.
Bazı üniversitelerdeki akademisyenlerin bir bölümünün, etki değeri çok düşük veya sıfır olan dergilere yönelmesi nedeniyle o üniversitelerin Türkiye ve dünya sıralamalarında alt sıralara düştüğünü ifade eden Akbulut, bu nedenle URAP'ın etki değeri en düşük makaleleri değerlendirme dışında bıraktığını anlattı.
Üniversitelerarası Kurulun yağmacı dergilerdeki makalelerin akademik yükseltmelerde kullanılmamasına karar vermesinin, üniversitelerin geleceği açısından çok yararlı olduğuna işaret eden Akbulut, şöyle konuştu:
"Üniversitelerimizin Türkiye sıralamalarında üst sıralara yükselmek için gösterdiği çabalar, dünya sıralamalarında da yükselmelerine yardımcı olacaktır. Henüz dünya sıralamalarında yer alamayan üniversitelerimizin, Türkiye sıralamalarını inceleyerek dünya sıralamalarına giren üniversitelerimizin makale ve atıf puanlarıyla kendi puanlarını karşılaştırmaları yararlı olacaktır. Bu tür karşılaştırmalar sonucunda makale ve atıf sayılarını hangi düzeye çıkarmaları gerektiğini görebileceklerdir."
Türk üniversitelerinin çoğunun, son yıllarda sadece URAP dünya sıralamasında değil, tüm dünya sıralamalarında geriye düştüğünü belirten Akbulut, "Bu düşüşün temel nedenlerinden biri etki değeri en yüksek dergilerdeki makale sayılarının yeterince hızlı şekilde artırılamayışıdır. Etki değeri çok düşük veya sıfıra yakın dergilerde makale yazan akademisyenlerin, bu tür dergilere makale göndermemesi, kendi üniversitelerinin sıralamalarda gerilemesini durduracaktır. Atıf alamayan makaleler azaldıkça ilgili üniversitenin makale başına düşen atıf sayısı artacağı için makale başına düşen atıf sayısını artıran üniversitelerin sıralamalarda ilerleme şansı artacaktır." dedi.
Türkiye'de en düşük etki değerine sahip dergilerdeki makale sayısının dünya ortalamasının 2,5 katı olduğunu bildiren Akbulut, bu durum 2018'de biraz düzelmeye başlamış olsa da üniversitelerin sıralamalarda ilerlemesini engellemeye devam ettiğini aktardı.
Hacettepe, İstanbul, İTÜ, ODTÜ, Ankara ve Ege üniversitelerinin 2010-2015 yılları arasında URAP dünya sıralamalarında ilk 500'e girebilen üniversiteler olduğunu ancak 2016'dan bu yana ilk 500'e girebilen üniversitenin bulunmadığını belirten Akbulut, bunun da nedeninin yine tüm çabalara karşın etki değeri düşük makale sayıları olduğunu anlattı.
Üniversitelerdeki çok sayıda yöneticinin, üniversitelerinin dünya ve Türkiye sıralamalarında yükselmesini sağlamak için yoğun çaba harcadığını vurgulayan Akbulut, diğer ülkelerde, bu tür çabaların karşılıksız kalmadığını gösteren iyi örnekler bulunduğunu kaydetti.
Çin ve Singapur'daki bazı üniversitelerin 10 yıl önce dünya sıralamalarında gerilerde olduğu halde etki değeri yüksek dergilere yönelerek ilk 100'e girmeyi başardığı örneğini veren Akbulut, şu bilgileri verdi:
"Çin'in 2018-2019 URAP Dünya sıralamasında ilk 100'de 9 üniversitesi bulunuyor. Nüfusu 5,6 milyon olan Singapur'da toplam olarak 4 üniversite vardır. Ülke ve üniversite yöneticileriyle akademisyenlerin ortak çabaları sonucunda bu ülkenin bir üniversitesi (National University of Singapore), URAP 2018-2019 Dünya sıralamasında dünya 30'uncusu ve diğeri (Nanyang Technological University) dünya 57'ncisi olarak ilk 100'e girmeyi başarmış ve diğer ülkelere örnek olmuştur."
URAP 2019-2020 Türkiye sıralama tablolarına, bugünden itibaren http://tr.urapcenter.org/2019 adresinden ulaşılabilecek.
AA