Uygur sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla gerçekleşen gösteri, Çin Halk Cumhuriyeti'nin 71'inci kuruluş yıl dönümüne denk geldi.
Dünya genelinde yaklaşık 50 ülkede eş zamanlı gerçekleşen gösterilerde koronavirüs tedbirleri kapsamında sosyal mesafe kurallarına uyuldu.
Uygurlar, bu tarihin (1 Ekim 1949) "Doğu Türkistan'ın işgali olduğunu" belirtiyor.
Facebook hesabından bir ileti paylaşan Doğu Türkistan Milli Meclisi Başkanı Seyit Tümtürk, "1 Ekim 1949'da aziz vatanımız Doğu Türkistan'ı işgal eden Çin işgalcilerini işgalin 71. yılında tüm dünyadaki teşkilatlarımızla birlikte aynı anda İstanbul’da protesto ettik. Artık birlik ve dayanışma zamanı. Çin işgalini asla kabul etmiyoruz. Yaşasın bağımsız Doğu Türkistan." ifadelerini kullandı.
Gösteriye katılan eylemcilerden bazıları, aile üyelerinin fotoğrafları ile 'Ailem nerede?', 'Ailemi kurtarın' ve 'Toplama kamplarını kapatın' yazılı dövizler taşıdı.
Aralarında çocukların da bulunduğu grup, bir milyondan fazla Uygur ve diğer Türk azınlıklara mensup kişilerin tutulduğu Doğu Türkistan'daki toplama kamplarının kapatılması ve baskılara son verilmesi çağrısında bulundu.
Uygur eylemci: Ailem yaşıyor mu, ölü mü, toplama kampında mı bilmiyorum
Kayıp yakınlarının fotoğraflarını taşıyan eylemcilerden Mükerrem Kutar, "Ailemden, kardeşimden, yeğenimden ve kardeşimin ailesinin haber alamıyorum." dedi. AFP'ye konuşan eylemci, "Yaşıyor mu, ölü mü, kamplarda mı, hiçbir fikrim yok. Nerede olduklarını bilmek istiyorum." ifadesini kullandı.
Yunus Abduzahir isimli 25 yaşındaki öğrenci, 2006 yılından bu yana ailesiyle bağlantısını kaybettiğini söyledi.
"Aldığım son haber annemin, babamın ve ağabeyimin gözaltına alındığı ve erkek kardeşimin de zorunlu çalışma kampına gönderildiği." diye konuştu.
"Birlik mitingi" adı verilen gösteri sonrası eylemciler evlerine dağıldı.
euronews