Tartıştığı kişilere, ”Allah belanızı versin” diyen genç hakkında Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakaret suçundan dava açıldı. Mahkeme, sanık gence hakaret suçundan ceza verdi. Sanık avukatı kararı temyiz edince devreye Yargıtay 18. Ceza Dairesi girdi. Emsal bir karara imza atan daire, hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukukî değerin kişilerin şeref ve itibarı olduğuna dikkat çekti.
Beddua ve kaba hitap tarzı sözlerin rencide edici boyutta olmaması
Kararda şu ifadelere yer verildi:
"Hakaret suçunun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye mâtuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispî olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnâdını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın mağdurlara söylediği kabul edilen 'Allah belânızı versin' şeklindeki beddua ve kaba hitap tarzı sözlerin, mağdurların onur, şeref ve itibarını rencide edici boyutta olmaması sebebiyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi yasaya aykırıdır. Mahkemece verilen hükmün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir."
iha