Aydın 2. İş Mahkemesi'ne başvuran Betül Görgün, 17 Haziran 2013 tarihinde çalışmaya başladığı teknoloji markette sendika iş yeri temsilciliğini üstlendiğini, mağaza müdürünün bu durumdan rahatsız olması sonrası 22 Ekim 2013 tarihinde işine son verildiğini, bu haksızlığın giderilerek işe iadesinin yapılmasını talep etti.
Görgün'ün avukatı Suat Çetinkaya da müvekkilinin işe başlatılmaması halinde tazminatı ve diğer tüm hakların ödenmesini istedi.
İş yeri avukatının, iş yerinde sendika üyesi başka çalışanların da bulunduğunu ve bu durumlarından ötürü bir sorun yaşamadıklarına dikkati çeken Çetinkaya, Görgün'ün işten çıkarılmasında sendikalı olmasının etkisi bulunmadığını vurgulayarak, davanın reddine karar verilmesini talep etti.
Mahkeme hakimi Gülsiye Karakurt, 6356 sayılı yasanın 24. maddesinde "İşveren, iş yeri sendika temsilcilerinin iş sözleşmelerini haklı bir neden olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedilemeyeceği"nin yer aldığını anımsatarak, davacının işe iadesine, işe başlatılmaması halinde kıdemine göre takdiren 4 aylık ücreti tutarında tazminat ödenmesine, kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süreler için boşta geçen dönem için en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının ödenmesine karar verdi.
Davalı tarafın itirazı üzerine Yargıtay 22. Hukuk Dairesi'nce ele alınan dosyaya ilişkin, "kararın dayandığı deliller ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmediğinden temyiz itirazlarının reddi, usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması" kararı verildi.
"Emsal niteliğinde"
Avukat Suat Çetinkaya, yerel mahkemenin kararının Yargıtay tarafından onanması sonrası yaptığı açıklamada, kararın özelliğinin "sendika iş yeri temsilcisi olan davacının iş yerinde 4 aylık kıdemi olmasına rağmen işten haksız çıkarılması durumunda işe iade davası açabilme hakkının verilmesi" olduğunu belirtti.
Çetinkaya, "Yargıtay emsal niteliğindeki bu kararıyla iş yeri temsilcileri için 6 aylık kıdem şartını fiilen ortadan kaldırmıştır" ifadesine yer verdi.
AA