Kıymet Sezer'in haberi
Eşinin başörtülü oluşu nedeniyle silahlı kuvvetlerden zorlamalarla ayrılmak durumunda kaldığını söyleyen Prof. Dr Nevzat Tarhan, YAŞ kararlarını anlatırken, “Bir arkadaşımız, yüzbaşı. Görevi elinden alındığı zaman sağlık hakkı da elinden alınmış oldu. Eşi kanserdi, tedavi görüyordu. GATA’dan çıktı, birkaç ay içinde vefat etti” dedi.
Nevzat Tarhan, “O dönemde suçsuz birçok insan mağdur edildi. Darbe olursa engel olabilecek kişilere çeşitli kulplar takarak tayin ettiler, uzaklaştırdılar” diye konuştu. Tarhan, 1997 yılında yaşadıklarından dolayı dönemin Genelkurmay ikinci Başkanı Çevik Bir’i mahkemeye bile verdiğini, ancak 2 milyar lira tazminat kazanmasına rağmen bir kurmay subay ziyaret edince Yargıtay’ın kararı onaylamadığını anlattı.
Bizimle uğraşanlar Silivri’de
Bu süreçte sivillerin çok ürkek ve korkak olduğunu söyleyen Tarhan, “Siviller eğer aynı düşünce sistemi içinde giderlerse 28 Şubat bin sene sürerdi. Bizimle uğraşan kadrolar ise şu anda Silivri’de yargılanıyorlar. 28 Şubat’a kadar uzanırsa daha iyi anlaşılır bu. Ama şu anda Silivri’de yargılananlar daha şanslılar, savunma hakları var. Bizim yoktu” ifadelerini kullandı. İrade eskisinden daha güçlü TSK’nın geçmişe göre çok daha hukuka yakın olduğunu söyleyen Tarhan, “TSK içinde ‘bir grup darbe yaparsa biz onu nasıl önleriz’ diye planlar yapan subaylar olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Şu anda eğer TSK içinde bir yardım olmasa Donanma’daki bu dosyalar çıkabilir miydi ortaya, arşiv bilgileri ulaşır mıydı? Genelkurmay’ın içerisinde artık hukuksuzluklara karşı, cuntacılara karşı güçlü bir irade oluşmaya başladı. Sessiz duran irade daha bilinçli durumda” dedi.
Star