Yemen’deki terörizme karşı Amr Halid savaşacak

Suna DURMAZ.

“Dinde aşırılığa gitmekten sakının. Çünkü sizden öncekiler dinde aşırı gitmekle helâk oldular.” (Hadis-i Şerif)

Görsel ve yazılı medya dikkatle incelendiğinde; güncel siyaset ve ekonomi haberlerinden sonra, cinayet, hırsızlık, yolsuzluk ve dedikodu haberlerinin önemli haber olarak sunulduğu, toplum için çok önemli olan ve bir çok hayra delâlet eden haberlerin ise değersiz kısa bir haber olarak verildiği görülür. Bu durumu bildiğimden, gazetelerin arka sayfalarına atılmış veya köşelere sıkıştırılmış olan haberleri okumaya özen gösteririm.

25.11.2010 tarihli Kuveyt el-Vatan gazetesini okurken, köşeye sıkıştırılmış bir haber dikkatimi çekti. Haber “Amr Halid Yemen’de el-Kaideye karşı başlattığı projeye ‘Beldetün tayyibe’ adını verdi” başlığını taşıyordu.

Habere göre, Mısırlı modern vâiz Amr Halid, Yemen Sivil Toplum Kuruluşları ile ortak çalışarak bir taraftan Hûsi isyanı, diğer taraftan el-Kâide terörü içinde sıkışıp kalan Yemen’de, müsbet hareket (vasatiyye) fikrini yaymaya çalışacak. Yemen Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih’in de desteğini alan “Beldetün tayyibe” adlı projenin ana gayesi dinde aşırılığa (ğulüv) gitmenin Yemen gençleri arasında yayılmasını önlemek olacak. Proje kapsamında, Kur’ân ve Sünnete uygun prensip olan “müsbet hareket” fikrini yayabilecek kız-erkek gençlik liderleri yetiştirilecek.

Yemenli gençler projeye büyük ilgi göstermiş olacaklar ki, projeye katılmak için şimdiye kadar 5 bin aday baş vurmuş. Ancak bu adaylar arasından 70 genç seçilecekmiş. Seçilen gençler eğitim için 1 yıllık kampa alınacakmış. Eğitimi bitiren gençlik liderleri, Yemen’in çeşitli bölgelerine dağılıp gençlere yönelik sosyal hizmetler yapacaklarmış.

Yemen hakkında bir çok Hadis-i Şerif mevcut. Buhari’de geçen bir hadiste, Efendimiz “Allah’ım Şam’ımızı (Şam) mübarek kıl. Yemen’imizi mübarek kıl” diyor. Müslim’de geçen bir başka hadiste ise, Efendimiz “Size Yemenliler geldiler. Onlar ince ruhlu ve yufka yürekli insanlardır. İman Yemenlidir; hikmet de Yemenlidir. Küfrün başı şark cihetindedir” diye buyurmuştur.

Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselam’ın duâsına ve övgüsüne mazhar olan Yemen; zenginlik ve ilim menbâı olması gerekirken, ne yazık ki fakirlik, cehâlet ve ihtilaf musîbeti içindedir. Üstad Bediüzzaman’ın düşman olarak vasıflandırdığı bu hastalıklarla mücâdele, Üstad’ın dediği gibi ancak “san’at, marifet ve ittifakla” olabilir. İşte Amr Halid’in yetiştirdiği gençler bu üç silâha sarılıp, Yemeni içten içe çökerten terörizm ve cehâlet ve fakirlik düşmanı ile mücâdele edecekler.

İslâm âleminin acılarına reçeteler sunan Bediüzzaman, “Bizim vazifemiz müsbet hareket etmektir. Menfî hareket değildir. Rıza-yı İlâhîye göre sırf hizmet-i imaniyeyi yapmaktır, vazife-i İlâhiyeye karışmamaktır. Bizler âsâyişi muhafazayı netice veren müsbet iman hizmeti içinde herbir sıkıntıya karşı sabırla, şükürle mükellefiz...” “Evet, meselâ seksen bir hatâsını mahkemede ispat ettiğim bir müdde-i umumînin yanlış iddiaları ile aleyhimizdeki kararına karşı, bedduâ dahi etmedim. Çünkü asıl mesele bu zamanın cihad-ı mânevîsidir. Mânevî tahribatına karşı sed çekmektir. Bununla dahilî âsâyişe bütün kuvvetimizle yardım etmektir. Evet, mesleğimizde kuvvet var. Fakat bu kuvvet, âsâyişi muhafaza etmek içindir” diyerek müsbet hareketin önemine dikkat çekmişti. (Emirdağ Lâhikası, s. 455)

Her geçen gün, Risâle-i Nurların sunmuş olduğu reçetelerin Arap âleminin dertlerine de fayda vereceğini ortaya koymuş bulunuyor. Geçtiğimiz yıllarda, Amr Halid’in gençler arasındaki popülerliğinden ürken Mısır Hükmeti, kendisini sınır dışı etmişti. Ancak zamanla görüldü ki, Amr Halid’in siyasetle ilgisi yok; bu konuda herhangi bir beklentisi de yok. Tek arzuladığı şey, gençleri Allaha yaklaştırmak onları ataletten kurtarmak, üretken olmalarını sağlamak böylece ülkeyi ileri ülkeler seviyesine yükseltmek.

Son olarak şunu ilâve etmek istiyorum: Bundan bir kaç yıl öncesi idi. Kuvey’te yapmış olduğu bir ziyarette tanışmış olduğumuz Amr Halid’e, Risâle-i Nurlardan bir kaç kitapçık hediye etmiştik. Kitapları büyük bir mumnuniyetle alan Amr Halid “Ben de bunları arıyordum” demişti. Bu sözden Amr Halid’in Bediüzzaman’ın tavsiye ettiği “Müsbet Hareket” metodunu izlediğini müşahade etmiştik.

Yeni Asya
 

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.