Orhan Fırat'ın haberi:
Sağlıklı büyüme eğrilerinin oluşturulması ve çocukların gelişim çağındaki durumlarının takibinin önemli olduğunu anlatan uzmanlar, Türkiye'de son yıllarda çocukların belli bir büyüme ortalamasının üzerine çıktığını dile getiriyor. Dünya ortalaması ile kıyaslandığında bu değerlerin 1-2 santim kadar yukarı çıktığını belirten uzmanlar, bunun yanında çocuk obezitesine dikkat çekiyor. Uzman Doktor Mustafa Özçetin, doğumdan itibaren hem beslenme hem de yaşam şekli itibariyle çocukların bu riskten korunması gerektiğine işaret etti.
Süleymaniye Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Çocuk Klinik Şefi Doç. Dr. Mustafa Özçetin çocukların gelişim istatistiklerine ilişkin yaptığı açıklamada Türkiye'de son yıllarda toplanan verilerde çocukların boy ortalamalarında 1-2 santimlik yukarı hareket belirlendiğini, bunda bilinç düzeyinin artışına bağlı beslenme şekilleri ve sağlık imkanlarının artışının önemli etkisinin olduğunun altını çizdi. Yeni neslin geçmişe oranla daha iyi büyüdüğünü, boylarının uzadığını kaydeden Özçetin, "Büyümeyi etkileyen en önemli faktörler; yeterli ve dengeli beslenme. Bunda çocukların hastalıklardan korunması, önleyici sağlık hizmetlerinin yaygınlaşması gibi toplum sağlığını ilgilendiren problemlerin ortadan kaldırılması önem taşıyor." dedi.
'TÜRKİYE'DE ÇOCUKLARIN YÜZDE 8'İ OBEZ TANISI ALMIŞ DURUMDA'
Önlemlerin daha anne karnında alındığını, sağlıklı bebeklerin anne karnındayken yetişmeye başladığını belirten Özçetin, "Sağlıklı bebeklerin dünyaya gelmesiyle birlikte, erken doğumların önüne geçilmesi ve bunların erken yaşlarda hekimle tanışarak düzenli gelişimlerinin takip edildiğini gördük. Bu en önemli faktör. Bunun yanında en önemli faktörlerden biri de anne sütü. Anne sütünün daha sonraki nesillerdeki faydası da bilinen bir gerçek." değerlendirmesinde bulundu.
Sağlıklı beslenmedeki bu olumlu sonuçların ve sanayi ürünlerinin sıklıkla kullanımının obeziteyi tetiklediğini kaydeden Özçetin, batılı ülkelerin yıllardır bu sorunla uğraştığını anlattı. Türkiye'deki son dönem araştırmalarında bu riskin arttığının gözlendiğini belirten Özçetin, "Türkiye'deki çocukların yüzde 8'i obezite tanısı almış. Aşırı kilolu olanlar bunun içinde değil. Bunu da kattığımız zaman bu oran yüzde 20-30'lara çıkıyor." diyen Özçetin, obez çocukların sosyal hayattan öğrenme bozukluklarına kadar bir çok sorunla karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Şeker, tansiyon yüksekliği, kan değerlerinin yüksekliği gibi sorunlara neden olan obezitenin neden olduğu kalp damar hastalıklarının da çocukluk çağlarından başladığını belirten Özçetin, obez çocukların diğer çocuklara oranla kalp damar tetkiklerinde daha sağlıksız sonuçlar taşıdıklarının belirlendiğini kaydetti.
'ÇOCUKLARI, BİLGİSAYARDAN TELEVİZYONDAN UZAK TUTUN'
Çocukların obeziteden korunmasının önemine işaret eden Özçetin, "Ebeveynlerin beslenme alışkanlıklarını düzenlemesi gerekiyor. Hazır gıdalarla beslenen, evinde düzenli yemek pişmeyen çocuklarda obezite daha fazla. Onun dışında en önemli sebep hazır gıdalar ve çocuklardaki fiziksel aktiviteden uzak yaşam tarzı. Televizyon ve bilgisayar başında vakit geçiren çocukların obez olma ihtimali daha yüksek." ifadelerini kullandı.
Ailelere önemli uyarılarda bulunan Özçetin, obezitenin erken başlaması durumunda sorunların da o kadar büyüdüğünü belirterek, sözlerine şöyle devam etti: "Eğer bebek anne sütünü yeteri kadar alamaz, direkt olarak hazır mama ve gıdalara yönlendirilirse çocuğun metabolizması zaten o yönde gelişmeye başlıyor. Her yaş grubunda dengeli beslenme ki bunu herkes biliyor. Ailelerin dirayeti bizim için en önemli faktör. Çünkü hazır gıda ya da market işi beslenme ailelerin kolayına geliyor ve bu şekilde beslenme hangi yaşta olursa olsun ileride çocuklar için başta obezite olmak üzere pek çok hastalığı birlikte getiriyor. Önerim şu: Anne sütü başlayıp sonra da en az üç öğün şeklinde dengeli bir şekilde ve masada oturacak şekilde çocukların beslenme alışkanlıklarının düzenlenmesi. Aynı zamanda anne ve babaların da aynı özeni kendilerine göstermesi bizim için çok önemli."
Cihan