Yenilenen medeniyet ve şemsiye modeli Medresetüzzehra

İsmail BERK

"Medresemin planını yapıyorum. . . "

Yenilenen medeniyet olarak Medresetüzzehra veya şemşiye model olarak Medresetüzzehra

Medresetüzzehra, bir hayat felsefesidir. Hayata hakikat adına bakan, Kur'an ve kainat kitaplarını birlikte okuyan, bilimlerin doğasını ve tevhit penceresini bize gösteren çerçeveler bütünüdür.

Medresetüzzehra, dönemin sosyal ve siyasi, ilmi ve ekonomik bütün tıkanıklıklarına bölge, ülke ve kıta ile insanlık krizinde yaşanan sıkıntılara sahadan ve alandan bulunan çözümler demetidir. Hem İslam dünyası, hem Batı için birleştirici, bir ayağı Doğu ve Güneydoğu, bir ayağı İstanbul/Dersaadet, bir ayağı İslam dünyası ve diğer ayağı Batı olan bir şemsiye fikir ve yaklaşımdır.

Çağın problem alanlarını doğru teşhis etmiş bir medeniyet projesi olduğu gibi, İslam medeniyetinin zaafa uğradığı noktada yeniden dirilişini sağlayacak bir modeldir.

Projeksiyonları, yüzyıl sonra günümüze ilham veren ve insanlığı yakınlaştırıp, maddi ve manevi kalkındıran bir inşa tasavvurudur.

Medresetüzzehra, fikir ve mana olarak Risale-i Nur'un bütünüdür. Üç farklı dönemde, değişen siyasi ve sosyal parametrelere ve dengelere rağmen dinamizmini ve esas amaç ve tarzını değiştirmeyen tutarlılıkta bir aksiyon ve çözümleme sistematiğidir.

Medresetüzzehra’yı sadece medreselerin ıslahı veya eğitim başlığı olarak görme yaklaşımı, kapsamını daraltır. Bediüzzaman’ın "Medresemin planını yapıyorum."(Sünuhat, 52) dediği Birinci Dünya Savaşı öncesi yıllar ile Cumhuriyet sonrası dönemde iman ve inşa olarak tecdit ruhunu taşıyan ve yenilenen telif ve sonrası neşir dönemleridir. Bir bütün olarak ilk dönem, Cumhuriyet öncesi eserleri ile birlikte farklı kesit ve konularda Medresetüzzehra ruhunu ve pratiğini yansıtan ekolün ve tasavvurdan hayata geçisin sonuçları ile doludur.

Medresetüzzehra, uzayan tarihin dağınıklığı içinde nur talebeleri için bir hayal ve belirsizlik, ya da tabiri caizse, icrası olmamış bir durum değildir. Farklı mecra, dönem, kurum, kişi, mekan ve bünyede varlığını sürdürmektedir. Geldiği nokta itibariyle yeni inkişafların habercisi ve tecessüm etmeye uygun bir zeminin müjdecisidir.

Medresetüzzehra Modeli(MZM), binlerce yapıya, kuruma, projeye ve perspektife ilham verecek ve şuurlanma düzeyi katacak bir sistemler bütünüdür. Dolayısıyla her hayırlı girişim ve gündem belirleme çabalarını içine alacak bir ihata ve kapsama alanına sahip olduğu halde hiç biri ile tam örtüştürülecek ve indirgenecek fiziki sınır ve kampüslerin topoğrafik alanından ibaret gösterilemez.

İçinde çeşitliliği, tercihleri gerek müfredat, gerek dil, gerek öğrenci ve eğitimci açısından barından fonksiyonlar bütününün ve ihtiyaçlar silsilesinin çözümleme imkanlarını arttıran bir tecdit ve inşa hareketidir.

21. yüzyılın dönüşümü olan “Üçüncü Kuşak Üniversite”ler ağının erişmek istediği düzey, Bediüzzaman tarafından ortaya konan MZM ile anlam bulmuş ve önceden ortaya konmuştur. İnovatif ve toplum odaklı düşünüp problemlere çözüm üretme kapasitesi yüksek olan değerler manzumesidir.

Bu yönüyle MZM, eğitim ve öğretimin yanı sıra araştırma ve yayın ile toplumun gelecek kaygılarına ve süregelen problemlerine bir medeniyet inşası ile birlikte bakan ve girişim özelliği kazandırıp moral ve motivasyon veren bir ilmi iklim ve marifet zeminidir.

MZM, zihnen tecessüm eden, akıllarda ve ruhlarda bütünlüğünü ortaya koyan, her zaman ve zeminde kendi mecrasını ve menbaını doğrulayan metotlar ve yaklaşımlar galerisidir aynı zamanda. Bireyin kendi dünyasında yaşadığı ve yaşatacağı tek başına bile birey üniversitesi olan ayaklı bir medeniyet butiği ve iman hareketidir. Şahsında, evinde, işyerinde, kurumunda, eğitiminde, analizinde ve öğrenmenin taallüm ve tekemmülle seviye kazandığı olgunlaşmanın ferdi ve toplumsal bütün süreçlerinde kendini yaşayan ve yaşatan dinamik bir Medresetüzzehra ruhu ve manası vardır ve gittikçe nüfuz alanını genişletmektedir.

Gelişen çağın ve yenilenen dünyanın yeni değerleri, algıları ve beklentileri ile sürekli yenilenme gayreti içinde Medresetüzzehra yeniden hayat bulacağı yeni ve zengin anlamlarla keşif alanını büyütmektedir. Aslında, bu arayış ve değişimler çağında gündemlere ve dönemlere ilham veren bakış zenginliğinin ve fikir tazeliğinin hala karşılık görmesi ve ilgi uyandırması bile kalıcı değerler taşıdığının göstergesidir.

Platon ile Aristoteles’ten akademia olarak bilinen birinci kuşak, Humbolt ve Bolognia kriterleri ile günümüze kadar gelen ikinci kuşak üniversiteler, evre geçiren Batı bilim tarihi ve akademik inşası açısından üçünçü kuşak üniversetelere yönelmekte olduğu günümüzde, bu gelişmelere ilham verecek ve onları da kapsayacak yaklaşımlara sahip MZM, bundan sonra daha çok konuşulacak ve tartışılacaktır.

Diğer taraftan, İslam coğrafyasında onuncu yüzyılda Ezher, onbirinci yüzyılda Nizamiye Medreseleri ile yeni bir sistematiğe ve düzene kavuşan medreselerin, Beytül Hikme süreçleri de günümüze dek gelen birikimi ve tıkanmaları ile yenilenmenin eşiğinde ve zaruretinde iken, aynı zamanda MZM ile sürekliliğini sağlama arifesindedir. İslam Medrese geleneği 20. yy başlarında hem dini hemde fenni/modern ilimler açısından bir restorasyona ve tecdide muhtaç iken MZ İslam dünyasının çağını yaşaması için bir çıkış yoludur

İlk medrese sayılan Hira ve Mekke inşası, Kur'an Medresesi’nin kürsüsü olma vasfı ile kurucu ve değerlendirici bir kutsiyettedir, Risale-i Nur’un iman ilmi bizleri kitaba, derse, medreseye, müderrise, marifete ve muhabbete götüren Medresetüzzehra ile Asr-ı Saadet’ten gelen ana sistemin ifadesidir ve günümüze yansıyan tecdit ve ihyasıdır.

Medresetüzzehra’ya, sadece nur talebelerinin sorumluluk alanında kalacak bir sınırlama ve kapasite ile yaklaşıldığında maksadını tam icra etmede kendi ihatasını karşılayacak bir yeterlilik çıkmaz. Bütün ilim ehlinin baktığı yön ve hedef ne olursa olsun hepsine davetiye çıkaran ve onlara kuvvet ve yaklaşım sağlayan Risale-i Nur külliyatı ile ders notları basılı bir kainat üniversitesi olarak, bütün varlıkların hukuku adına hakikat ve evren ilişkisi kuran bir sofradır. Bu ilim sofrasında herkese yer vardır. MZM’nin bu evrensel vasfıdır ki, yer kürede kabul görmüş ve merakla araştırılan ve üzerinde çalışmalar devam eden fikir ve tefekkür atmosferidir. "Kainattan halıkını soran seyyah"(Tarihçe-i Hayat, 409) olan Bediüzzaman’ın evrenle yolculuğu ve keşifleri bile kurgu ile bilimin, keşif ile kerametin, ilim ile hikmetin, ifade ile istifadenin, kardeşlik ile arkadaşlığın, bitkiler ile hayvanların, canlılar ile cansızların, hayat ile imanın birlikte olmalarının gerektirdiği hakikat yolculuğunu bizzat müşahede etmekte ve gözlem dünyası ile ortaya koymaktadır, Evreni soluyan risale metinlerinin marifetullah/müşahedetullah/muhabbetullah şuuru, kainat üniversitesi diyebileceğimiz MZ tasavvurunu zihni dirilikte tutmaktadır.

Bu fikirlerin ete kemiğe bürüneceği farklı ve çeşitlendirici MZM girişimleri ve çabaları, ihlas, ihtisas, istiğna, istişare ve iletişim içinde olmak şartıyla Risale’deki ruh-u aslinin hukuku içinde mütemmim cüzler oluşturabilirler.

Buyurun medresenizin planını yapmaya. Günlük ders planımızdan tecdit basamaklarında yeni fikir ve tefekküre giden inkişaflar ile inşirah alanlarımızı keşfetmeye.

Nihayetinde İslam Birliği’ne götürecek en küçük adımları nefsimizden başlatmaya ve ona göre teenni ve temkinle, bir o kadar teşebbüs ve tefekkürle her an yeniden ihya olma cehdine.

Görüldüğü gibi nefs’ül emirde, zihinlerde ve manada, şimdilerde ise tecessüm ederek görünür kılacak ihlaslı teşebbüslere doğru akabiliriz.

Bir çağlayanın suyu, böyle akan ve birleşen damlaların hasılası ve mecrasından kendine derya deniz umman bulur ümidindeyiz. Çünkü, büzyılı aşan sürede Tiflis' te Şeyh Sanan tepesinde yankılınan ses hala kulağımızda. Rus polisine tepeden ufka bakışını izah ederken, "Medresemin planını yapıyorum. " demişti.

Her kesin, bu makro plandan hayata geçirebileceği mikro planlar çıkarableceği ve bunu icra edebileceği sistemler dönemindeyiz. 

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.