YÖK'ten yapılan açıklamada, Türk yükseköğretim sisteminin nicel gelişimini büyük ölçüde tamamladığı ve kalite odaklı yapısal dönüşümü hedeflediğine dikkat çekilerek, bu kapsamda "şeffaflık ve hesap verebilirlik" ilkesinin Türk yükseköğretim sistemimin kalite odaklı dönüşümünün sağlanması ve gelişiminin sürdürülmesi için elzem koşullar olduğunun değerlendirildiği vurgulandı. Yükseköğretim kurumlarının faaliyet alanlarına ilişkin süreçlerini şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesi doğrultusunda yürütmesine katkı sunmak ve üniversitelere ilişkin kanıt temelli değerlendirmelerin yapılabilmesine imkan sağlamak amacıyla 2019 yılından itibaren "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Çalışması" yürütüldüğü hatırlatılarak, bu kapsamda her yıl bir önceki yıla ait gösterge verileri başta üniversiteler olmak üzere çeşitli kaynaklardan edinilerek kamuoyu ile paylaşıldığı belirtildi.
4 TEMEL ALANDA 45 GÖSTERGEDE DEĞERLENDİRME YAPILIYOR
Açıklamaya göre Üniversite İzleme ve Değerlendirme Çalışması ile üniversitelerin yürüttüğü çalışmaların tamamını kapsaması hedeflenen "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslararasılaşma" ile "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" temel alanlarında 45 gösterge belirlendi. Ülkenin kendine özgü şartları dikkate alınarak belirlenen göstergeler aracılığıyla üniversitelerin güçlü yönlerini ortaya koymak ve gelişime açık alanlarının desteklenmesinin amaçlandığı belirtildi. Ayrıca çalışmanın yükseköğretim sisteminin büyük verisinin oluşturulmasında anahtar rolünün olacağı kaydedildi.
ÜNİVERSİTELERİN VERİYE DAYALI KARAR ALMA SÜREÇLERİNE KATKIDA BULUNUYOR
Yükseköğretim Kurulu olarak önem atfedilen izleme ve değerlendirme çalışmalarının üniversiteler tarafından da yakından takip edildiği belirtilen açıklamada, "Bu çerçevede kurumların izleme ve değerlendirme birimleri aracılığıyla belirlenen göstergelere ilişkin çalışmalar yürüttüklerini memnuniyetle takip etmekteyiz. Bu çalışmaların kurumların veriye dayalı karar alma süreçlerine katkıda bulunacağına ve sürdürülebilir nitel gelişimlerini destekleyeceğine inanmaktayız" denildi.
ÇALIŞMA KAPSAMINDA HER YIL İKİ KATEGORİDE RAPORLAR YAYIMLANIYOR
Üniversite İzleme ve Değerlendirme Çalışması kapsamında yıllık iki kategoride raporlar yayımlandığına dikkat çekilerek, bunlardan ilkinin her bir üniversiteye ait "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Raporu", ikincisinin ise bu raporların analizi sonucu hazırlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu" olduğu bildirildi. Açıklamada, "193 üniversiteye ait 2020 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Raporları bugün itibarıyla kamuoyunun erişimine açılmış olup, https://www.yok.gov.tr/universiteler/izleme-ve-degerlendirme-raporlari adresinden ulaşılabilmektedir. Bu raporlarda yer alan verilerin analizine dayalı olarak hazırlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2021" ise yıl sonuna kadar kamuoyu ile paylaşılacaktır" ifadesi kullanıldı.
"Salgınının etkisiyle cüzi düşüşler olsa da genel olarak yükseliş olduğu görülmekte
Açıklama şöyle devam etti:
"Üniversitelere ait 2018, 2019 ve 2020 yılı raporları karşılaştırıldığında 2020 yılında bazı gösterge verilerinde Covid-19 salgınının etkisiyle cüzi düşüşler olsa da genel olarak yükseliş olduğu görülmektedir. Göstergeler setinin 'Eğitim ve Öğretim' ana alanındaki bazı göstergelere ilişkin veriler karşılaştırıldığında 2018 yılına nazaran kayıtlı olunan program dışındaki diğer programlardan alınan ders oranı düzenli bir artış ile yüzde 14'ten yüzde 18,58'e, benzer şekilde akredite lisans programı sayısı 420'den 689'a ve öğrenci başına düşen basılı kitap sayısı 6,9'dan 8,2'ye yükselmiştir. Doktora programlarından mezun olan öğrenci sayısı 2018'de 7 bin 250 iken, 2019'da 8 bin 275'e yükselmiş, 2020 yılında ise 7 bin 525 olarak gerçekleşmiştir. Üniversitelerin düzenlediği uluslararası sempozyum, kongre ve sanatsal sergi sayısı 2018 yılında 2 bin 222 iken, 2019 yılında 3 bin 930'a yükselmiş, 2020 yılında ise 2 bin 084 olmuştur. Teknokent veya TTO projelerine katılan öğrenci sayısı ise sırasıyla 13 bin 646, 24 bin 13 ve 17 bin 294 olmuştur. Göstergeler setinin "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın" ana alanındaki bazı göstergelere ilişkin 2018, 2019 ve 2020 yılı verileri karşılaştırıldığında düzenli bir artış ile öğretim elemanı başına düşen ulusal hakemli dergilerdeki yayın sayısı 0,05'ten 0,20'ye ve uluslararası hakemli dergilerdeki yayın sayısı 0,31'den 0,40'a, en yüksek yüzde 10'luk dilimde atıf alan yayın sayısı 16 bin 256'dan 25 bin 620'ye yükselmiştir. Bu yükselişler, üniversite yönetimlerinin akademik performansı esas alan bir yönetim felsefesini benimsediklerinin göstergesi olarak değerlendirilebilir. Benzer biçimde yararlanılan TÜBİTAK ulusal ve uluslararası araştırma bursu sayısı 5 bin 357'den 8 bin 87'ye ve destek programı sayısı, 3 bin 752'den 10 bin 576'ya, kurum ve kuruluşlar tarafından desteklenen Ar-Ge projesi sayısı 5 bin 770'ten 9 bin 15'e, dünya sıralamalarına giren üniversite sayısı 24'ten 34'e, endüstri ile ortak yürütülen proje sayısı ise 3 bin 286'dan 6 bin 218'e yükselmiştir. Göstergeler setinin "Uluslararasılaşma" ana alanındaki bazı göstergelere ilişkin 2018, 2019 ve 2020 yılı verileri karşılaştırıldığında yabancı uyruklu öğrenci sayısı düzenli bir biçimde artarak 126 bin 681'den 184 bin 46'ya yükselmiştir. İstihdam edilen yabancı uyruklu doktoralı öğretim elemanı sayısı ise 2018'de bin 219 iken, 2019'da 2 bin 85 ve 2020'de 2 bin 29 olmuştur. Covid-19 salgını en fazla uluslararası hareketliliğine ilişkin verileri etkilemiştir. Uluslararası değişim programları kapsamında gelen öğretim elemanı sayısı 2018'de bin 368 ve 2019'da bin 585 iken, 2020'de 338, gelen öğrenci sayısı 2018'de 5 bin 609, 2019'da 6 bin 753 ve 2020'de 5 bin 98 olmuştur. Diğer yandan uluslararası değişim programları kapsamında hareketliliğe katılan öğretim elemanı sayısı 2018'de 2 bin 512 ve 2019'da 2 bin 227 iken, 2020'de 568, aynı kapsamdaki öğrenci sayısı sırasıyla 20 bin 917, 19 bin 556 ve 13 bin 681 olmuştur. Uluslararası fon destekli proje sayısı 2018 yılına nazaran düzenli bir artış ile bin 105'ten bin 563'e yükselmiştir. Yurt dışı kurumlarla ortak yürütülen proje sayısı ise Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerine rağmen cüzi bir düşüş yaşayarak 2019'da bin 759 iken, 2020'de bin 724 olmuştur. Göstergeler setinin son temel alanı "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" alanıdır. Bu alandaki bazı göstergelere ilişkin 2018, 2019 ve 2020 yılı verileri karşılaştırıldığında düzenli bir artış ile kamu kurumları ile ortak yürütülen proje sayısı 2 bin 237'den 3 bin 61'e, dezavantajlı gruplara yönelik düzenlenen faaliyet sayısı 2 bin 798'den 4 bin 749'a, Engelsiz Üniversite Ödülü sayısı 63'ten 418'e, sıfır atık, yeşil kampüs ve çevrecilik alanlarında alınan ödül sayısı 26'dan 102'ye ve yeşil, çevreci üniversite endekslerindeki yer alan üniversite sayısı 29'dan 55'e, öğrenci başına yapılan harcama miktarı 12 bin 735 TL'den 15 bin 825 TL'ye yükselmiştir. Yıllara göre sırayla sosyal sorumluluk projesi sayısı 2 bin 793, 3 bin 850 ve 3 bin 424, verilen sertifika sayısı ise 171 bin 681, 291 bin 24, 281 bin 992 olmuştur."
YÜZ YÜZE EĞİTİME GEÇİŞLE 2021 YILI VERİLERİNDE ÖNEMLİ ARTIŞLAR OLACAĞI ÖNGÖRÜLMEKTE
Covid-19 salgını nedeniyle yaklaşık 1,5 yıl boyunca üniversitelerde ara verilen yüz yüze eğitime, programların büyük bir kısmında yeniden başlanması ile 2021 yılı verilerinde önemli artışlar olacağı öngörüldüğü belirtildi. Üniversite İzleme ve Değerlendirme Çalışması ile önümüzdeki dönemde "Üniversitelerin bilimsel üretkenliği, akademik performansı, üniversite-sanayi iş birliği, Ar-Ge, uluslararasılaşma ve uluslararası bilim akademileri ve kurumlarıyla iş birliği, sosyal sorumluluk ve topluma hizmet hususları" başta olmak üzere üniversitelerin temel hizmet alanlarına ilişkin çalışmaları yakından takip edileceği kaydedildi. Yapılan çalışmaların YÖK ve üniversiteler arasında eşgüdümü sağlayarak iş birliği ile yükseköğretim hayatına katkı sunmasının değerlendirildiği ifade edildi.
iha