Bu da genel olarak Allah’ın emir ve yasaklarına uygun hareket etmek anlamına gelir.
Bununla beraber, bu isimlerin hususî tecellilerine mahzar olmak, bu isimlerin özel tecellilerine uymakla olur. Mesela, Allah’ın Vedud ismine mazhar olmak için, hayat boyunca “Biz muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yoktur.” düsturunu davranışlara yansıtmak gerekir. Kuddûs isminin cilvesine mahzar olmak için, söz, fiil, davranış biçimiyle bu isme hizmet etmelidir. Yani, fiil ve davranışı temiz, özü ve sözü temiz, kalbi ve aklı temiz, vicdanı ve irfanı temiz bir kimliğe kavuşmak gerekir.
Hakîm ismine mazhar olmak için, bütün hikmetlerin başı olan Allah korkusunu rehber edinmeli, kitap ve sünnetin ders verdiği hikmeti hayatına hâkim kılmalı, sözüyle, sükutiyle, tavır ve davranışıyla çevresine hikmet pırıltılarını saçmalıdır.
Mesela, Nur ismine mahzar olmak için, kalbini ve aklını Kur’an’ın nuruyla nurlandırmak, hayatını İslam’ın nuruyla tenvir etmek, vahyin ışığıyla aydınlanmak gerekir.
Mucib ismine mahzar olmak için, Allah’ın emir ve yasaklarına icabet etmek gerekir. İbadet ve duayla Allah’a yalvarıp yakarmak gerekir. Önce Allah’ın çağrılarına kulak verip, icabet ettikten sonra, Onun mucip ismiyle kendisine cevap vermesini beklemek esastır.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet