Bediüzzaman Said Nursi, ayetleri manevî tefsir olarak isimlendirdiği bir anlayışla tefsir etmiştir. Manevî tefsir, Nursî'ye ait bir ıstılah olup, bu tefsir türü metodolojik olarak, âyetlerin içerdiği hakikatleri esas alan ve bu hakikatlerin kevnî âyetler üzerinden tefsir edilmesini hedefleyen bir yaklaşıma dayanmaktadır. Bu konuyu objektif ve bilimsel yaklaşımlar ile açıklayan bir çalışmaya ihtiyaç vardı. Bu çalışmanın, Dr. Fatih Çelikel tarafından “İman Esasları Bağlamında Kur’an’ın Manevî Tefsiri: Risale-i Nur Örneği” isimli doktora tezi ile yapıldığını görmekteyiz.
Harran Üniversitesi sosyal bilimler enstitüsü temel İslâm bilimleri ana bilim dalı tefsir bilim dalında doktora tezi olarak hazırlanan ve sonrasında da Üsküdar Üniversitesi Yayınları tarafından baskısı gerçekleşen kitapta geçen şu bilgiler kitabın derinliği ve kıymeti hakkında fikir verecektir:
“Çalışmamızda Risâle-i Nur'la ilgili açıklığa kavuşturmayı hedeflediğimiz konular, üç temel hedefe dayanmaktadır. Bunlar şunlardır:
- Risâle-i Nur'un mahiyetinin tespiti ve nasıl bir eser olduğunu tefsir ilmi açısından değerlendirilmesi.
- Manevî tefsir metodunun ne olduğunun ve Nursî'nin Risâle-i Nur'da uyguladığı tefsir anlayışının esaslarının ortaya konulması.
- Risâle-i Nur'da manevî tefsir metodunun tatbik ediliş keyfiyetinin ve iman esaslarının bu metotla ne şekilde ispat edildiğinin mukayeseli bir şekilde incelenmesi.”
“Bu üç ana hedefimize bağlı olarak Risâle-i Nur dışında manevî tefsir metodunu uygulayan müellifin olup olmadığı, Risâle-i Nur'un Kur'ân'dan süzülmüş olmasının ve bu asra bakmasının ne demek olduğu, hangi yönlerden farklılaştığı gibi üç ana maksadımıza bağlı, bir takım tâlî konuları da vüzûha kavuşturmayı amaçladık.”
Risale-i Nur Külliyatı hakkında yapılmış 470 sayfalık bu kıymetli çalışmanın önemli bir boşluğu dolduracağını düşünüyorum. Kitabın müellifi Dr. Fatih Çelikel başta olmak üzere emeği geçen herkesi tebrik ederim.