Bir zaman makinesine binip bir yerlere gitmeyi kim istememiştir? Öyle çok hasreti çekilen vardır ki; dost, sevilen biri, huzur verici vakitler ve içimizi genişleten, aydınlatan mekânlar… Burası dünya hasret hiç bitmez en mutlusunun ve varlıklısının bile hasretleri vardır ama otoyolda tam gaz ilerleyen hasret çevremizdeki normal insanların hasretidir, sokaktakilerin hasretidir…Cebi küçük insanların hayalide, hasreti, şükrü de büyük olur.
Dedik ya; herkesin aklına en az birkaç kez gelmiştir zaman makinesi… Olsa da binsek, varsak hasreti dindirsek… Geniş olan hasret yelpazemizden en azından İhanetin olmadığı, sadakatin, adaletin kusursuz olduğu zamana gidebilsek zaten diğerleri bu elzem ikilinin kanadındadır ve önümüze açılır… Toplumlarda sadakat ve adalet dengeyi sağlar, lokomotif görevi yapar, bütün güzellikleri peşine takar bu iki unsur… Birde o zaman makinesiyle, etrafımızdan beklediğimiz kişiliğe, tavra kendimizi de alıp götürebilsek; en ihmal ettiğimiz bu kutlu yolculuğu yerine getirsek! Kendimizde bekleyen çok şeyler varken, ne çok beklentilerimiz var; sevgi, adalet, temizlik, merhamet vs. İşte hasreti çekilenlere bizi ulaştıracak bu ütopik hayalî düşünce ile sığındığımız zaman makinesine defalarca bindirildik hiç farkında değiliz…
Bizler zaman makinesinde yaşıyoruz; bizi ahirete götürüyor hiç farkında değiliz… Hatta birçok zaman makinesinden geçtik, çok büyük yolculukları yapıp, hakikatlere yol aldık… Önce zaman makinesine zerreler âleminden bir damla suya bindirildik, hatta müthiş bir trafikti; bir tünelden herkes son sürat ile yumurta denen farklı bir zaman makinesine ilerliyordu müthiş kuyruk darbeleri ile… O yolculukta, bir kişilik yeri kapmak için uzun ve neticesi muhteşem olan yumurta denen zaman makinesine hayatımızın en büyük yarışını-sınavını vererek bindirildik…
Rahim olan Allah’a ve sıfatlarına en büyük âyinedarlık yapan rahim denen zaman makinesinde bir çiğnemlik et halinden bütün kâinatı tefekkürü ile çiğneyip hazmedecek kocaman bir insan olmaya yapılan yolculuk, unutulan en önemli müthiş yolculuk ve zaman makinesi değil midir? Tavırdan tavira, şekilden şekle yolculuklarda ayrı zaman makinesi ile yapılan yolculuk, hakikate ulaşınca, güzel bir nokta konmuş ve hedefe ulaşılmış oluyor.
Rahim denen zaman makinesinde, o karanlık ve dar uzayda, göbekten bağlı olduğumuz acizliğimiz, zayıflığımız kimin aklına getirirdi ki merhamet şubesi olan bir ananın kucağına verileceğimizi? Ama Allah’ın şefkat sıfatına en güzel ayna olan ana kucağı, bambaşka bir zaman makinesi; mis gibi kokan ve süt çeşmeleriyle yapılan güzel bir yolculuk…
Dünya denen başka bir zaman makinesi ile geniş bir âlemde, muazzam bir sürat ile aldığımız yol, menzile vardığımızda, neticesiz ve meyvesiz olur ise bütün yolculuklarımız berbat olacak, bütün kat ettiğimiz mesafeler suratımıza vurulacak… Dünya denen zaman makinesinde âlem manzaralarından en güzellerini kafamıza tablolar gibi asmaz isek, sanatkârımıza ve merhamet edenimize ulaşamaz isek, o büyük yolculuğumuza, kara delikten çıktığımıza, geniş bir âlemde aldığımız her nefese bin pişman olacağız… Bindiğimiz tüm makineler aslında bizi hakikate, Allah’a yakınlaştırırken, biz tersine yolculuk yapıp, uzaklaşırsak, asıl öyle bir kara delik bekliyor ki; akıl sahiplerinin oraya girmesi inanılır şey değildir.
İşte bir başka zaman makinesi daha geldi. Eğer bu ramazan denen zaman makinesi ile şükre, tahammüle, tövbeye acizliğimizi ve fakirliğimizi anlayarak itaatle biner isek, çok temiz ve hafif bir yolculuk yapılmış olacağız... Tüm ağırlıklardan kurtulmuş olarak, yapılan yolculuk; kilodan, günahtan, kibirden azat olunmuş şekilde ne güzel yolculuk olacak... Zenginler bu ramazan denen zaman makinesine ihtiyaç sahiplerine ulaşmak için binerse, çocukları sevindirirse, minnetsiz, bendeki emanet diyerek verir ise işte sen o zaman galakside ki şenliği bayramı ve havai fişek gibi atılan yıldızları gör, yoksula giden o zaman makinesi etrafında pervane olan melaikeyi gör… Hele önüne kırmızı halıların serildiği bir zaman makinesi var ki; samimi tövbe, okunan Kur’an’lar-indirilen hatimler, derin derin yapılan tefekkürler ve mide küçülürken sevgi ile genişlenen kalpler…
Hayırlı ramazanlar, dualarınızı bekleriz…