Manila havaalanından Zamboanga havaalanına vardığımızda, büyük bir coşku ve heyecan ile karşılamak için gelen kardeşlerimizi bizleri beklerken olduk. Hepsinin gözlerini parlıyor bir şekilde bulmaktan, doğrusunu söylemek gerekirse bizlerde de büyük bir heyecan dalgasına vesile oldu.
Otuz kişilik heyetimizde duygu yoğunluğu en zirve noktasına ulaştı. Gözleri yaşaran kardeşlerimiz oldu. Kur'an ve hizmet aşkıyla binlerce kilometreyi aşarak, zorluk ve meşakkatlerle buraya kadar gelen bu insanlarda, ‘Allah rızası tahsil etmek için nasıl bir hizmetim dokunabilir’ diye bir gayreti müşahede etmemek mümkün değil.
Birçok arkadaşımız, bulundukları hizmet mahallerine birkaç öğrenciyi götürüp bütün masraflarını karşılayarak yetiştirmek için taleplerini iletiyorlar. Buradaki kardeşlerimiz de uygun gençleri seçmek için kollarını sıvamaya başladılar bile.
İnşallah bu hizmetler artarak devam ederse ve Rabbimizin inayeti ile herhangi önemli bir problem olmazsa, önümüzdeki yıllarda Filipinlerdeki İslami hizmetlerde büyük fütuhatı hep beraber müşahede etmeye hazırlanabiliriz.
Zamboanga'da iki dairenin bulunduğu ve bayan kardeşlerimiz tarafından kullanılan bir hizmet merkezinin bahçesinde ikram edilen akşam yemeklerini yedikten sonra otuz saati aşan bir yol yorgunluğunu gidermek için otelimize gidiyoruz.
Zamboanga bölgesinde çok önemli gayretler var. Mindanao bölgesinin bu önemli şehrinde yaşayan Müslümanların sayısı çok fakat İslami konularda çok büyük bir eğitim eksikliği gözleniyor. Tabii ki, bu bölgede, çok büyük tahribatlar yaşanmış. Sistematik bir şekilde insanları İslam’dan uzaklaştırmak için yapılan faaliyetler, çok önemli sıkıntıları da beraber getirmiş.
Bu bölgelerde ‘’doğru İslamiyet’e ve İslamiyet’e layık doğruluğa’’ çok büyük ihtiyaç var. Buradaki bir avuç hizmet ehli cansiperane çalışıyor. Bunun semereleri de kendini gösteriyor.
Allah'a şükürler olsun, Filipinler'de Nur hizmetleri için kullanılan ve cıvıl cıvıl olan, devamlı dolup boşalan yirmi civarında hizmet merkezi var. Yaz tatili olduğu ve öğrenciler memleketlerine gittiği halde, gördüğümüz canlılık ve hareketlilik, herkesi son derece memnun etti.
Filipinler'deki Müslümanlar, bu ülkede egemen olan ve yüzyıllarca uygulanan eğitim sisteminden çok şikâyetçiler. Hıristiyanlaştırma politikaları çerçevesinde buralarda uygulanan İslam düşmanı eğitim sistemi, gençlerde ve yeni nesillerde çok büyük tahribat yapmış. Bu nedenden dolayı, yüzyıllar boyunca hassas bazı Müslümanlar çocuklarını okullara göndermemişler.
Çocuklarını kendi imkânları ile eğitme çabaları da büyük oranda yetersiz kalınca, Müslüman toplum arasında gözle görülür şekilde cehalet yaygın bir hal almış. Bu durumda cehaletten kaynaklanan ve İslam'ın özünde olmayan bazı yanlış davranışların yol bulmasına neden olmuş.
Bu açığı kapatmak üzere hamiyetperver bazı Müslümanların ve âlimler tarafından, bizdekine benzer bir medrese geleneği başlatılmış. Başlangıçta yasak olan ve büyük baskılara maruz kalan bu medreseler son yıllarda resmi olarak açılmaya başlamış.
Filipinler'de bizim anladığımız manada klasik eğitim veren çok sayıda medrese var. Medreseler devlet tarafından verilen resmi izin ile açılıyor fakat, burada müderrislik yapan hocalar, genelde Orta Doğu'daki çeşitli üniversitelerde okuyup, memleketlerine dönen Filipinli Müslümanlardan meydana geliyor.
Klasik medrese eğitiminde okutulan Kur'an, Tefsir, Akaid, Hadis, Fıkıh vs gibi bütün dersler bu medreselerde okutuluyor. Konuştuğumuz insanlar bu medreselerin büyük bir görev ifa ettiğinin belirtiyorlar, fakat büyük bir ıslahatın da kaçınılmaz olduğunu ve bunun da zaman geçmeden gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar.
Medreselerin maddi imkânları çok yetersiz olmakla birlikte, temizlik konusunda da büyük eksiklikler, bize defalarca ifade edildi. Oysa İslam’ın bir nevi vitrini olan bu gibi kuruluşlara çok özel bir hassasiyet göstermek gerekiyor.
Zamboanga bölgesinde çok güzel hizmet haberlerini dinledik ve bir kısım güzel çalışmaları da yerinde görme imkânına sahip olduk. Bunlardan bir tanesi de bu bölgede bulunan Kuruan köyündeki Barla dershanesi idi. Bu güzel mekanda, Filipinlerin bütün misafirperverlik hüneri ve gayreti ile hazırlanan güzel bir akşam yemeğini yedikten sonra, hemen yakınında bulunan camide de akşam namazlarımızı kılıyoruz.
Ape Haci Celil Samboyaga tarafından vakfedilen Barla dershanesi, altı yüz metrekarelik çok güzel bir bahçe üzerinde inşa edilmiş. Ape Hacı, bu bölgede yapılan bir okuma programı esnasında okunan Risalet-i Ahmediye (ASV) dersinden çok etkileniyor ve bu hizmete bir şekilde destek olmaya karar veriyor.
Burası ile Ape Hacı’nın kızı Nurkisa kardeşimiz ilgileniyor ve bayanlara hizmet veriyor. Bayanların bazı okuma programları burada yapılıyor ve ayrıca birkaç kimsesiz ve yetim kız çocuğu da burada kalarak Kur’an ve Risale-i Nur dersleri alıyorlar.
Nurkisa bacı, eşi ile birlikte öğretmenlik yaptıkları bir sırada Risale-i Nur’ları tanıyor. Bütün varlığı ile bu nurlara bağlanıyor. Türkiye’ye gelip birkaç ay kalıyor ve bazı vilayetlerdeki hizmetleri yakından tanıma imkânı buluyor. Bütün zamanını hizmete ayırmak maksadıyla öğretmenlikten istifa ediyor ve adeta bir vakıf eleman gibi büyük bir gayret ve heyecanı ile iman ve Kur’an hizmetini en iyi şekilde yapmaya çalıyor.
Nurkisa kardeşimiz, öğretmenlikten de ayrıldığı için çok memnun ve ‘’öğretmenlikten ayrıldım fakat çok iyi bir öğrenci oldum’’ diyerek Risale-i Nur’a talebe olmanın engin ve büyük faziletine güzel bir şekilde işaret ediyor. Nurkisa hanım, öğretmenlikten ayrılınca, eşi daha fazla çalışarak ailenin geçimin sağlamak için gayret gösteriyor ve Nurkisa hanımın iman ve Kur’an hizmetini kolaylaştırmak için üzerine düşeni en iyi şekilde yapıyor.
Bu köyün çok yakınında yine Ape Hacı Celil’e ait bir ada var ve bu samimi ihtiyar, bu adayı da Nur hizmetleri için vakfediyor. İnşallah uygun bir zamanda yapılacak düzenlemeler ile bu yeşil ve şirin ada okuma programları için uygun hale getirilecek. Ayrıca bu adanın da ismi resmi olarak ‘’Risale-i Nur İsland-Risale-i Nur Adası’’ olarak tescil edilmiş durumda.
Zamboanga ve çevresinin, her geçen gün daha fazla nurlanması ve nurlarla hemhal olması için himmet ehli büyük bir gayretle çalışıyor.
Nurlanın ışığı doğudan batıya kadar bütün yeryüzünü tamamen aydınlatmak için, her gün biraz daha yükselmeye devam ediyor.