Sosyal aktiviteler, dinî bilgileri kalıcı yapıyor

Sosyal aktiviteler, dinî bilgileri kalıcı yapıyor

Kadı Mehmet Efendi Camii Kuran Kursu, Muammer Karaca Tiyatrosu'nda farklı bir veda programı düzenledi

Zeynep Kaçmaz'ın haberi

Beyoğlu Kadı Mehmet Efendi Camii Kuran Kursu, önceki gün Muammer Karaca Tiyatrosu'nda farklı bir veda programı düzenledi. 180 öğrencinin 2 ay boyunca yaptığı çalışmalar, Kur'an tilaveti, tiyatro, skeçler, sema gösterileri ile sona erdi. Dinî bilgilerin yanı sıra kitap okuma, ebru, satranç, tiyatro, Arapça gibi eğitimler verilen kursta sosyal aktiviteler dikkat çekti.

Ahmet, Elif, İsmail, Zeynep ve diğerleri. Onlar için günün anlamı çok farklı. 'Tatil' olarak niteledikleri Beyoğlu Kadı Mehmet Efendi Camii Kur'an Kursu eğitimlerine veda ettiler. Tabii ki yaz boyunca öğrendikleri sosyal aktiviteler eşliğinde. Muammer Karaca Tiyatrosu'nda gerçekleşen programda 180 öğrenci, hüznü ve sevinci bir arada yaşadı. 2 ay boyunca dinî bilgilerin yanı sıra satranç, tiyatro, ebru, kitap okuma, Arapça çalışmaları yapılan yaz Kur'an kursu sona erdi. Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda çocuklar, çeşitli skeç ve sema gösterileri gerçekleştirdi. Kadı Mehmet Efendi Camii imamı Mustafa Erdem, çocukla bağ kurabilmek için 'eğlenerek okuma' düsturunu benimsediklerini söylüyor. Erdem, çeşitli kurslar, sevgi, ilgi ve bilgi eşliğinde çocuklara daha etkin ve kalıcı dinî eğitim vermeyi sağladıklarını ifade ediyor. Namaz kılmanın ilk huzurunu lise son sınıfta hissettiğini anlatan Erdem, "Evimizde daima Kur'an-ı Kerim okunur ve namaz kılınırdı. Kur'an öğrenmeyi istemediğim halde kurslara gönderilirdim. Oralar bana çok sıkıcı gelirdi. Hiç eğlenceli değildi. Kur'an-ı Kerim öğrendim, ancak imam olduktan sonra Kur'an'ın gerçek lezzetine vardım. Dinî bilgilerin ancak eğlenceli bir şekilde öğrenilir ve öğretilirse kalıcı olabileceğini fark ettim. Bu yönde de çalışmalar yapmaya karar verdik. Zorla ve sadece bilgi vererek olmuyor." diyor.

Çocuklar 2 ay boyunca sabahtan akşam 17.00'ye kadar devam eden din eğitiminden sonra 18.00 ile 20.30 arasındaki ücretsiz kurslara katıldı. Kayıt döneminde seçenekler çocuklara söylendi ve tercihlerini kendileri yaptı. Satranç, kısa film, tiyatro, ebru, Arapça, kitap okuma... Alanında uzman isimler, cami içindeki atölyelerde eğitimler verdi. İlk başta cami cemaati tarafından bu durum iyi karşılanmasa da bu tür sosyal etkinliklerin ilerleyen günlerde çocuklar üzerinde olumlu etkilerinin görülmesiyle iş tatlıya bağlandı.

Kursta çocukları heyecanlandıran çalışmalardan biri de oyuncu Osman Doğan'ın koçluğunda hazırlandıkları tiyatro gösterisi ve kısa film oldu. Doğan, çalışmalarını "Maneviyatla mizahı bir arada barındıran, içinde çocuklar için eğitici, eğlendirici konuların da bulunduğu senaryolar." sözleriyle anlatıyor. Kendisine ilk teklif geldiğinde biraz yadırgadığını, hatta çekingen davrandığını belirten. Doğan duygularını şu sözlerle anlatıyor: "Çocukluğumda Subhaneke'yi ezberleyemediğim için bir daha camiye gitmemiştim. Çünkü hoca 'Ezberlemeyen gelmesin.' dedi. Gitsem de dayak yiyecektim, biliyorum. O zamanlardan şimdilere gelmek, bunların değiştiğini fark etmek çok güzel. Mustafa Erdem gibi hocalarla tanışınca aslında caminin ne olduğunu, neler yapılabileceğini öğrendim."

Sosyal aktiviteler, dinî bilgileri kalıcı yapıyor

Yaz Kur'an kursunda en fazla ilgiyi kitap okuma ve tiyatro gördü. Çocuklar özellikle de tiyatroyla kendilerini bulmuş gibi. 13 yaşındaki İsmail Keleş, sahnedeki performansıyla izleyicilere parmak ısırttı. İlk defa bir skeçte yer aldığını söyleyen Keleş, hem tiyatro çalışmalarına katılmış hem de Kur'an-ı Kerim öğrenmiş. O, şimdi Kur'an-ı Kerim'i tecvitli okuyabiliyor. Zeynep Ercan ise katıldıkları çeşitli kurslar sayesinde özgüvenlerinin geliştiğini anlatıyor. Tiyatroya karşı yeteneğinin olduğunu fark ettiğini söyleyen Ercan, bu tür çalışmaların dinî bilgileri sevdirdiğini ve kalıcı olmasını da sağladığını ifade ediyor.

Zaman